Üretim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Üretim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Nisan 2025 Cuma

ÜLKE'DEKİ BAZI TEMEL PROBLEMLER 250425:

Türkiye kalkınmanın kulvarına girmiş ve epeyce yol almış iken, kalkınmanın tamamlanmaması için, geçmişte olduğu gibi yine birileri ve/veya bir takım görünmeyen eller devreye girmektedir. 

Geçmişteki kalkınma hamleleri; kimi zaman kalkınma yolunda ilerleme sağlanan sektörler/alanlar sekteye uğratılarak, kimi zaman girişimciler engellenerek, kimi zaman itibarsızlaştırılarak, kimiz zaman ticaret yasağı getirilerek, kimi zaman kaos ve anarşi ortamları oluşturularak, kimi zaman darbe yapılarak engellenmiştir. 

Bu engellemelere zemin oluşturmak için önce YALAN ve ALGILARA başvurulmakta akabinde ise fırsat bulunan her uygun ortam kaosa çevrilmek istenilmektedir. 

Şimdilerde de aynı yöntemler denenmektedir.

Peki ne yapmak gerekir

Devlet, kurumlar, halk ve vatandaşların bu durumların da farkında olmalıdır. 

Dünya siyaseti iyi izlenmeli, istihbarat, bilgi sahibi olma, ona göre tedbirler alma, yozlaşma hastalığına kapılmadan ilk günkü gibi işini şevkle yapma önceliklenmelidir. 

Kurum ve sistemde aksayan veya hastalıklı alanlar tedavi edilmelidir. 

Birlik şuuru ile hareket edilmeli, algı ve yalanlara, fısıltı haberlerine itibar edilmemelidir. 

İstihbarat yoluyla etki ajanlığı alanlarının oluşması engellenmelidir. 

Doğru haber kanalları rehavete kapılmadan, sürekli yenilenerek üstlerine düşeni yapmalıdırlar. 

Bazıları kamuoyunda da gündem olan ve dikkatimizi çeken, tekrar eden ve önemli gördüğümüz konulardan bazılarına dikkat çekmek isteriz:

1.Yalan! Algı! Dezenformasyon! Tarihte okuduk! Yalan haberler fısıltı gazetesi denen söylenti yoluyla çok çabuk yayılmakta algılar gerçeğin önüne geçebilmekte, pek çok hizmet ve başarıyı gölgeleyebilmektedir. 

Bu gölgeleme olduğu sürece, ne yapılırsa yapılsın bırak takdir etmeyi ağzıyla kuş tutanlar dahi eleştirilmektedir. 

Yalan ve algının gerçeğin önüne geçmesi üzüntü vericidir ve zarar vericidir. 

Özellikle yalan ve algı siyaseti boşa düşürülmelidir. 

Aksi takdirde ülke hatta İmparatorlukların felaketiyle sonuçlanabilmektedir. 

Yalan, algı ve dezenformasyonla etkili olarak mücadele edilmelidir. 

Bu mücadele yöntemlerinden bazıları; sağlıklı haber kanallarının oluşturulması, üretmektir, başarıya başarı katmaktır, özellikle belli merkezlerden yayılan yalan haberleri önleyecek istihbarat ve buna göre tedbirler almaktır!

2.Cezasızlık algısı! Yapanın yanına kalıyor algısı! Bu algılar, yasaların mutlak suretle uygulanması, cezalara indirim veya af getirileceği beklentisinin yıkılması, yani infaz ve uygulamanın tam yapılması ile  yok edilebilir.

3.Tedbirsizlik! Gelişmiş ülkelerde olmayan kazaların çokça olması! Tabii ki bunun sebebi yasal bir düzenleme varsa bunlara uyulmaması ve/veya tedbirsizliktir! 

Tedbir almayıp "nasılsa bir şey olmaz, bize bir şey olmaz" söylem ve düşünceleriyle hareket edip, bir kaza olduğunda da "ya böyle olacağını düşünmemiştik", "daha önce hiç olmamıştı" gibi tamamen boş bahane ve söylemler çare değildir

Çare olan; yasalara uyulması, yasaların uygulanması ve tedbirsiz iş yapmayacak bir zihniyetin oluşturulmasıdır.

4.Uzun Dava Süreçleri! Mahkemelerde dava süreçlerinin çok uzun sürmesi! Süre uzadıkça dosyalar kabarmakta, savcı ve/veya hakim değişmekte, süreçler tekrar yaşanmaktadır. 

Adaletin gecikmeden tesis edilmesi için tedbirler alınmalıdır. 

Davaları azaltacak ve davaların kısa sürede adil bir şekilde karara bağlanması için tedbirler alınmalıdır. 

Belki de bu tedbirlerden biri de "adalet şurası" yapıp esaslı bir "yargı reformu" yapılmasıdır.

5.Vergi Adaletsizliği! Tüketim ile gelir beyanı arasındaki muazzam orantısızlık çok açık olduğu halde, vergi denetimleri ve uygulamaları ile bu konular yeterince ortaya çıkmamakta vergi olarak kamuya dönmemektedir. 

Bu orantısızlık mali denetim tarafından dikkate alınmalıdır. Ticari işletmelerde "biri gerçek biri resmi iki adet muhasebe sistemi işliyor" konusu olgu ise gereği yapılmalı, algı ise bu algı kırılmalıdır. 

Vergi reformu bir ihtiyaçtır. 

Bu reform yaygın ve gönüllü ödemeyi teşvik edecek düşük vergi oranları, vergi mükellefi ile birlikte muhasebecisinin müteselsilen sorumlu tutulması, risk analizi bazlı denetim gibi konuları da içermelidir. 

6.Liyakatsizlik! Liyakati olmayan kişilerin belli görevlilere seçilmesi veya atanması! Bunda seçenin ve atayanlar kadar, seçilenin ve atananın da vebali vardır! O halde çeşitli görev ve vazifelere talip olanlar ehliyetlerine göre talepte bulunmalı, bu talepleri değerlendirenler de bu hususu gözetmelidirler. 

Liyakat denince genelde bürokrasi akla gelse de siyaset ve her alanda söz konusudur. Sicillerinde hiç bir başarı olmayan kişilere bürokrasi, siyaset vb hiç bir alanda prim verilmemelidir. 

Bu kişiler de kendilerine beş on beden büyük elbise giymeye kalkmamalıdırlar. Yapamayacakları makamlara talip olmamalıdırlar. Önce olumlu yaptıkları işlerle kendilerini ispatlamalıdırlar.

Liyakatsizliklerini lobi faaliyetleri, sloganlarla vb bir şekilde kapatma, çeşitli kavram veya sloganları kendine kalkan yapma çabası güdenlere itibar edilmemelidir.

7.Gizli işsizlik! Maalesef çalışıyorum veya işe gidiyorum deyip çalıştığı kurum veya şirkete hiçbir katkısı olmayan sadece maliyet yükleyen kişiler az değildir. 

Bunlar mutlaka üretken hale getirilmelidir. 

Bunun için kişilerin vicdani muhasebe ve denetim yapmalarını sağlayacak farkındalık eğitimleri yapılabileceği gibi performans esaslı ücret verme gibi konular da düşünülmelidir.

8.Verimsizlik! Verimlilik konusu imalat, sanayi, tarım, bürokrasi (askeri, yargı, sivil), siyaset, gibi hayatın her alanında hayatımıza girmelidir. 

Şayet bir fabrika ise üretmek yetmez, sürdürülebilir olması için; üretim verimli mi, verimsiz mi ona bakmak gerekir. Siyaset te öyledir. 

Bürokrasi ise yapılan işler, vizyona ve çıktısına, tarım ise harcanan ile elde edilen ürüne, keza hayvancılık, keza sulama yatırımları her alanda maliyet fayda analizi mutlaka yapılmalıdır. 

Bunun için ölçülemeyenleri de ölçülebilir hale getirerek maliyet çıktı hesabı mutlaka yapılmalı ve verimliliği arttıracak adımlar atılmalıdır.

9.Ahlaki Yozlaşma! Maalesef eğitimsizlikten veya sorumsuzluktan veya yozlaşmadan veya şımarıklıktan veya şükürsüzlükten veya hasetten veya kıskançlıktan veya hırstan veya kibirden veya tamahtan veya bilmediğimiz bir şeyden kaynaklanan bir ahlak zafiyeti var! 

Bu zafiyet bireysel, aile, toplumsal, ticari, eğitim, siyasal vb hemen hemen her alanda bir şekilde tezahür ediyor. Ahlaki yozlaşma israfı, sorumsuzluğu, farkındasızlığı kısaca her alanda yozlaşmayı getirmektedir! 

Misal enflasyonist ortamı körükleyerek bundan rant elde etme çabasında olmak, keyfi zam yapmak, stokçuluk, fırsatçılık ticari ahlak zafiyetidir.

Keza Batının aparatı olan veya batının aparatlarının hamiliğini yapan siyasi partilerin veya siyasetçilerin ortaya çıkması yozlaşmanın işaretidir.

Her şeyden şikayetlenme ve şikayet döngüsü ahlaki yozlaşma belirtisidir.

Tekeri çevirmediği halde çeviriyormuş gibi yapmak üretmediği halde üretiyormuş gibi yapmak ahlaki yozlaşmanın tezahürüdür.

Ahlaki değerlerin tesisi aile, okul, çevre alanlarında ve bireysel anlamda ihmal edilmemelidir.

10.Öz güvensizlik! Yıllarca toplumun özgüveni; "biz yapamayız", "biz üretemeyiz", "biz başaramayız", "bizden bir şey olmaz" gibi algılar ile törpülenmiştir.
 
Oysa bir şey icat etmek, yapmak, üretmek, başarmak ve bir şey olmak kimsenin, hiçbir ülkenin, hiçbir devletin tekelinde değildir. 

Bir şey icat edenler, yapanlar, başaranlar, bir şey olanlar; çalışanlardır, çabalayanlardır, gayret gösterenlerdir. 

O halde ihtiyacımız olan her türlü akıl ve beden tembelliğini terk edip çalışmak, gayret etmek, çabalamaktır. Elde edilecek başarılar öz güveni yeniden getirecektir. Tarihi misyonu tekrar kazandıracaktır. 

Bütün bu olumsuzluklar maddi ve manevi kalkınma ile aşılacaktır. Kalkınma bu tür olumsuzlukları tümden yok etmese dahi minimuma indirecektir.

Konuya ilişkin aşağıda başlıkları verilenler ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir.

1.Terk edilmeli! 120225
2.Zamlara "Standart Oran" Önerisi! 170125
3.Sessiz Reformlar ve İtibarsızlaştırma Söylemleri 140824
4.Tasarruf tedbirleri 180524
5.SADELİK 031223
6.Fitnecilik, Fesatçılık, Psikolojik Harp! 090923
7.Çünkü KALKINMA gibi bir beklentimiz var 240723
8.Ahlâk 120723
9.Avrupa Birliği (AB)! 210423
10.Sanayide üretimleri engellenenler! 170323
11.Çözüm, çözüm odaklı olmak 131122
12.Adalet 041122
13.Kalkınma-II 271022
14.Liyakat (yine, yeniden, her zaman) 181022
15.Üretim! Üretim! Üretim! 061022
16.İstihbarat! 090822
17.Ekonomide zam terörü 020422
18.Değerlere yabancılaşma, yabancılaştırma! 110322
19.“Efendim Yukarısı İstemiyor! (mu?)” 250222
20.Zihinsel Dönüşüm 280122
21.Vergi reformu 271221
22.Verimlilik 231221
23.Kurum ve Liyakat (Yükselme, Duraklama, Gerileme) 121021
24.Yönlendirme ve Algılara Dikkat! 051021






14 Ağustos 2024 Çarşamba

Sessiz Reformlar ve İtibarsızlaştırma Söylemleri 140824:


Bu yazımızda Ülkede son yirmi yıldır gerçekleştirilen sessiz reformlardan bazılarından bahsedip, bunlar için yapılan haksız söylemleri örneklendirip son başlıkta da yapılması gerekli bazı reformlara değineceğiz.

Son yirmi yıldır yapılanları kimileri takdir etti, kimileri itibarsızlaştırma gayretinde oldu, kimileri görmezden gelmeyi seçti.

Üreten, ürün ortaya koyan herkes (insan, kurum, hükümet, devlet vb) eleştirilir. Ürünleri ve yaptıkları eleştirilmeyenler hirç bir şey üretmeyenler, hiçbir şey yapmayanlardır. Bunların sadece tembellikleri, üretimsizlikleri, vizyonsuzlukları eleştirilebilir.

Haklı eleştirilere kimsenin bir diyeceği olmaz. Ancak her şeyi olumlu ve çok iyi olan uygulamaları, ürünleri eleştirmek vicdana sığmaz, haksızlık olur, zulüm olur. Ki bu durum insan oğluna “Ağzınla kuş tutsan yine eleştirirler” sözünü dahi söyletmiştir. 
...

1.Sessiz reform ve üretimlerin bazıları:

-Cumhurbaşkanlığı sistemine geçildi. Geçmişte birbirleriyle didişen kurumlar artık daha fazla eşgüdüm içinde çalışır oldu. İstikrar geldi. Ülke insanına özgüven geldi.

-Darbe girişimleri önlendi. Vesayetçi sisteme, darbe yaptıranlara ve yapanlara artık yeter, dur denildi. Ordu asli işlerine döndü.

-Ülke içinde terör bitirildi. Hatırlayın her gün onlarca şehit haberini duyardık, çok şükür artık bu haberleri duymadığımız gibi, kaynağında kurutulmaya çalışılıyor. Terör olaylarının yaşandığı bölgeler artık güvenli üretim alanları oldu, petrol dahi çıkarılıyor, turizm faaliyetleri arttı, artık güvenlik problemi kalmadı.

-Başörtüsü, anadil serbestliği geldi, değerler ve inançlarımızla tekrar buluşma çabaları arttı, Ayasofya camisi tekrar açıldı, Taksim camisi yapıldı.

-Otomobil (togg), tank (altay), iha, siha (bayraktar vb), uçak (hürkuş, kızılelma), helikopter (atak), çeşitli silahlar, gemiler, denizaltılar, lokomotif gibi yerli ve milli ürünler üretildi.

Kim ne derse desin İha ve Siha'lar savaşların kaderini değiştirmiştir. Terörün bitirilmesinde katkıları, Karabağ'ın işgalden kurtarılması, Ukraynalıların SİHA şarkısı yapması, Ülkelerin envanterine almak için sıraya girmeleri gibi hususlar görmezden gelinmesine imkan vermemektedir. Bu üretimler havacılık ve uzay alanında geçmişte yapılmayanların veya üretimleri engellenenlerin rövanşıdır. 

Havacılık alanında üretilenlerin bazıları: Atak, Gökbey, Hürkuş, Kaan, Hürjet, Kızılelma, Türksat (3A-4A-4B-5A) Göktürk (1-2), İmece, Gözcü, Akıllı bomba, Bayraktar, Anka, Füzeler (som, umtas, kasırga, trg-300, hisar, cenk),

Kara kuvvetleri için üretilen bazı ürünler: Altay tankı, Arma, Kirpi, Kobra, Pars, Toplar (fırtına obüsü, MPT (milli piyade tüfeği), Bora (keskin nişancı tüfeği), Karaok.

Denizcilik alanında bazı üretimler: Milgem, TCG Anadolu, Atmaca (gemisavar), İDA, Meltem, Akya (torpido).

-Sosyal devlet alanında önemli adımlar atıldı. Hatırlayın geçmişte yaşlı ve özürlü vatandaşlar sokaklarda dilendirilir, aileleri ilgilenmez, sokaklara atılırdı. Evde bakım parası, dul, yaşlılık, yetim aylıkları bu problemi temelden çözdü. Sadece bu uygulama bile tek başına uygulamaya sokanlara sevap olarak yeter!

-Sosyal güvenlik alanında emekli sandığı, ssk ve bağ-kur SGK adı altında tek çatı altında toplandı. Bu birleşme ile özellikle sağlık alanına; özellikle randevu, muayene ve hastane hizmetleri alanına olumlu yansıdı ve çok büyük iyileşmeler yaşandı.

-Çeşitli unvanlardaki denetim birimleri birleştirildi. Bu alandaki yetki ve görev sürtüşmeleri bitirildi.

-Ulaşım alanında büyük adımlar atıldı. Bölünmüş yollar, otoyollar, köprüler, Marmaray gibi geçitler yapıldı, havalimanı sayıları arttırıldı, YHT seferleri başlatıldı.

-Baraj ve sulama alnında önemli ilerlemeler sağlandı. Gidin Anadolu'yu gezin neredeyse ekilmeyen tarla yok gibi. Tarım ve hayvancılık alanında teşvik ve destekler arttırıldı. Üretim arttı.

-Petrol ve doğalgaz keşifleri arttı. Karadeniz'den doğalgaz çıkarıldı ve kullanıma sunuldu. Akdeniz'de mavi vatanda doğalgaz arama çalışmaları devam ediyor.

-Eğitimde ücretsiz kitap dağıtımı başlı başına bir reformdur. Yine her ile açılan üniversiteler yüksek eğitimde daha fazla fırsat eşitliği sağlayacak olan uygulamalardır.

-Konut alanında TOKİ’nin uygulamaları konut ihtiyacının özellikle sosyal konut ihtiyacının karşılanmasında önemli katkı sağlamıştır. Son depremlerde TOKİ nin yaptığı konutların yıkılmaması da kaliteyi göstermektedir.

-Dış politikada bağımsız ve önemli başarılara imza atılmıştır. Karabağ meselesi çözülmüş, Magosa konusunda adım atılmış, Filistin ve Gazze konusu başta olmak üzere dış politika da dik duruş sergilenmiştir.

-Batıya tabi, batı endeksli dış politika terk edilmiştir. Rusya-Ukrayna savaşında barış diyen nadir ülkelerden biri Türkiye olmuştur. Hatta barışı tesis etmiş ama yine batı İngilizler tarafından bu barış bozulmuştur. Dikkat edilirse İngiltere ve ABD bu savaşın devam etmesi konusunda ellerinden geleni yapmaktadır.

-Türkiye, Gazze konusunda dik ve kararlı bir tutum sergilemektedir. Diplomatik çabaları üst seviyededir. BM den ateşkes kararı çıkmasına rağmen ABD ve batı ülkeleri bu konuya sessiz kalmaktadır. Türkiye İslam ülkelerine daha aktif olmaları konusunda çağrılarını sürekli tekrarlamasına rağmen yeterli karşılık bulmuş değildir. Oysa ABD ve Batıya rağmen kararlı bir İslam birliği, Gazze’deki soykırımı bitirebilir.
...

2.Sessiz reformlara getirilen haksız eleştirilerin bazıları:

Bu haksız eleştirilerde, yurt içinde hatta birbirine zıt kişi, grup, siyasi oluşum vb.nin adeta tek kaynaktan sufle alıyormuş gibi aynı sözcük ve cümleleri kullanmaları dikkat çekicidir. Hatta zaman zaman yurtdışından bazı ülke sözcü ve yetkililerinin de aynı söylemleri kullanması işi daha da ilginçleştirmektedir.

Bu eleştirilerin bazıları:

- “Parlamenter sistem daha iyiydi”. Oysa bu sistemde siyasi istikrar yoktu, olan zamanlarda da darbe ile sonlandırıldı. Ülkede siyasi istikrar isteniyorsa Cumhurbaşkanlığı sistemi bunu sağlamıştır.

- “Askerler bu işten rahatsız” söylemleri. Vesayetçi bir söylemdir. Demokrasi hazımsızlığıdır. Oysa asker asli işiyle uğraşmalıdır.

- “Terörle böyle mücadele olmaz”. Oysa ABD ve Batı desteğine rağmen profesyonel asker, JÖH ve PÖH, İha ve Siha ile Obüslerle terör bitirilmiştir.

- “Başörtüsü siyasi bir simgedir, bir metrelik bezdir, kamusal alanda olmamalıdır, laikliğe aykırıdır” söylem ve uygulamaları ise din, inanç ve vicdan hürriyetine aykırıdır. Kaldı ki geçmişteki baş örtüsü yasağı gereksiz acılara sebebiyet vermiş, baş örtüsü serbestisi inanç hürriyeti gereği yapılmış ve bu alanda barış oluşmuştur.

- “Anadile serbestlik verilirse Ülke bölünür”. Böyle bir durum yaşanmamış aksine ülke kültürüne zenginlik katmıştır.

- “Ayasofya müze kalmalı, Taksime cami yapılamaz”. Ayasofya tekrar cami hüviyetine kavuşturulmuş, Taksime cami yapılarak bu bölgedeki önemli bir eksiklik giderilmiştir.

- “TOGG Türkiye’de üretilmiyor, fabrikası yok” söylemlerinin tamamen yalan olduğu, TOGG otomobillerinin trafiğe çıkmasıyla ortaya çıkmıştır.

- “İha kalorifer peteği gibi, oyuncak” gibi itibarsızlaştırma söylemlerini, savaşların kaderini değiştirmesi, terörün bitirilmesindeki rolü, yabancı ülkelerin ithal talepleri çürütmüştür. İha’da israil ve abd bağımlılığını bitirmiş tamamen bağımsız üretimler yapılmıştır.

- “Silahlar yerli değil” gibi söylemler ise yukarıda isimlerini verdiğimiz üretimler ile çürütülmüş, Türkiye’ye uygulanan ambargolar yerli ve milli üretimleri arttırmıştır.

- “Paradan altı sıfır atılısın Taksimde ...”, “SSK, Emekli Sandığı, Bağ-Kur tek çatı altında toplanırsa ...” şeklinde, adeta bu işlerin yapılamayacağı imasında bulunanlar, bunların gerçekleştirilmesine rağmen iddialarının gereğini yapmamışlardır.

- “Türkiye-Çin Demir İpek yolu treni yalan” söylemi, her istasyondan canlı yayın yapılarak çürütülmüştür.

- “Yolmu yieceğiz?” itibarsızlaştırma söylemi, lojistik, taşıma ve ulaşımda sağlanan konfor ile hava da kalmıştır.

- “Türkiye Karadenizde doğalgaz bulmadı, konutlara verilen gaz Rus doğalgazı” söylemleri, batı esiri zihniyetin kötü niyetli söylemi değilse, özgüvensizliğin zirve halidir, kendi güç, kaynak ve imkanlarının farkında olmama halidir.

- “Türkiye, Ukrayna-Rusya savaşında batının yanında yer almalıdır” söylemi ise kendine güvenmemenin, Ülkesine güvenmemenin tezahürü olabilir. Çünkü Türkiye dengeli bir dış siyaset uygulayarak ülke çıkarlarını maksimize etmiş ve bu konuda Dünya barışına Birleşmiş Milletlerden çok daha fazla katkı sağlamıştır.

- “Filistinliler toprak sattı, Hamas terör örgütüdür” söylemleri ise, siyonist israil kaynaklı söylemlerdir. Asıl terörist; 40.000 sivili öldüren, katleden, şehit edenlerdir, okul, cami ve evleri bombalayanlardır, Gazzelilere düzenli soykırım uygulayanlardır, BM’in ateşkes dahil hiçbir kararına uymayanlardır.
...

3.Acil atılması gereken bazı adımlar ve yine acil yapılması gereken bazı reformlar:

Öncelikle rölantide çalışan tüm bakan, bakan yardımcıları ve atamayla gelen bürokratlar ile siyasi parti teşkilatları gözden geçirilmelidir. Liyakat, adalet ve performans önceliklendirilmelidir. Lobi ile bir yerlere gelen varsa gereği yapılmalı ve bu tür girişimlere prim verilmemelidir. 

Kalkınma süreci; belki ekonomik saldırılarla, belki ilgililerce zamanında gerekli adımların atılmaması, gerekli tedbirlerin alınmaması sebebiyle yine baltalanmak isteniyor! Oysa Ülke kalkınma sürecini tamamlamak zorundadır. Ülkenin son şansı olabilir. 

Bunun için Vergi ve Yargı reformları mutlaka yapılmalı, insana yatırım ve üretimle büyüme ayakları da ihmal edilmemelidir. Yapısal reformlar ihmal edilmemelidir. Bu konuda muhtelif zamanlarda yazdık, tekrar etmeyeceğiz. Aşağıda başlıklarını vermekle iktifa edeceğiz.
...

Konuya ilişkin aşağıda başlıkları verilenler ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir.

1.TERÖR!!! 271123
2.Ön Yargılı ve Müzmin Muhaliflik Tavırları 301023
3.Çünkü KALKINMA gibi bir beklentimiz var 240723
4.Kalkınma-II 271022
5.Liyakat (yine, yeniden, her zaman) 181022
6.Üretim! Üretim! Üretim! 061022
7.Kalkınmak bağımsızlıktır? 190422
8.İnsana yatırım 030122
9.Yargı reformu 010122
10.Vergi reformu 271221
11.Üretim 251221
12.Verimlilik 231221
13.Muhalefet ve muhaliflik 151121
14.Enflasyon, Vergi, Reform, 010421
15.Üretim düşmanları 010121
16.Ön Yargılar (Ezber, kalıplaşmış, kopya yaklaşımlar) 201020
17.Yapısal değişimler gerçekleşti mi? 091020
18.Acil Yatırım ve Reform Önerileri 091115




10 Haziran 2023 Cumartesi

Hayırlı Olsun 100623:

"Hayırlı olsun" notu aldığımız bazı konular.

2023:
1.Yeni bakanlar kurulu hayırlı olsun. Türkiye yüzyılı ve kalkınmanın tamamlanması yolunda gayret ve başarılar dilerim.

2.Hayırlı olsun. 78 ülkeden katılımcı ve büyük bir törenle Türkiye Yüzyılı Başladı.

3.Bor karbür üretim tesisleri hayırlı olsun! Yatırım ve üretmeye devam! 

4."Rami kütüphanesi" hayırlı uğurlu olsun! Allah (cc) çalışan ve üretenlerden razı olsun.

5.Türkiye'nin ilk yerli ve milli yüksek çözünürlüklü yer gözlem uydusu İMECE, uzaya fırlatıldı. Hayırlı olsun. Kalkınmak için üretmek gerek!

6.ANKA-3. Hayırlı olsun.

7.Ankara-Sivas YHT, Hayırlı olsun!

8.Hayırlı olsun! Yerli doğal gaz, petrol, Hürjet, Kızıl elma, İHA, SİHA, TCG Anadolu, Denizaltı, Mavi vatan, Bağımsız dış politika, TOGG, Altay tankı, EYT, Bor karbür tesisleri, Rami kütüphanesi, İMECE uydusu, Ayasofya Camii, Yusufeli barajı, YHT, vd. Bir Hayırlı Olsun diyemeyen de var!

9. TOGG Hayırlı olsun! Kalkınmak için üretmek gerek! 

10.Depremzedeler için 11 ilde 17.902 adet kalıcı konutun temeli atıldı. Hayırlı olsun. İcraat yapanlardan Allah razı olsun, algıcılara da fırsat vermesin! 

11.Yerli doğalgazımız hayırlı olsun. Çok önemli bir keşif. Sevindik! Adım adım kalkınma ve bağımsızlık. Teşekkürler. Cumhurbaşkanı Erdoğan “1 yıl boyunca evlerimizdeki mutfak ve sıcak su tüketimi için gereken doğal gaz ücretsiz olacaktır. Ayrıca önümüzdeki 1 ay boyunca konutlarımızda ısınma dâhil tüm doğal gaz tüketiminden de ücret almayacağız.” (Basından).

12.Hayırlı olsun. MMU (KAAN), Hürjet, Atak-2, Anka vd. Türkiye kalkınma yolunda sessizce kabuklarını kırıyor! ... Konu üretim, kalkınma olunca duygulanmamak mümkün değil! 

13.AltayTankı, Hayırlı olsun... On yıllarca üretil(e)meyen ürünler, birer birer ortaya çıkıyor! 

14.Yerli Petrol Hayırlı olsun Cudi-Gabar'da petrol keşfi.

15.Dünyanın ilk siha gemisi TCG Anadolu, hayırlı olsun. 

16.Hayırlı olsun Hurjet Kalkınma üretimle olur! Kalkınma bağımsızlıktır! 

17.Milli Elektrikli Trenimiz hayırlı olsun.

2022:
18.Ankara Etlik Şehir hastanesi hayırlı olsun.

19.Hayırlı olsun, çaba, emek, gayret gösterenler, üretenler sağ olsun... "Mavi Vatan"daki filonun "en güçlüsü" Abdülhamid Han gemisi bugün ilk sondaj için demir alıyor.

20.Hayırlı olsun; “Yüzyılın Konut Projesi”İlk Evim” Emlak piyasasında istikrar ve fiyatların aşağı yönlü gerilemesi beklentimizdir. Ancak inşaat malzemesi fiyatlarının arttırmaması için tedbir alınmalıdır.

21.Yusufeli barajı sadece bir baraj değil, yol, körü, tünelleri ve teknolojisi ile büyük bir yatırım! Hayırlı olsun.

22.Yerli otomobil TOGG üretim bandından indi. Hayırlı olsun. Bu olay özgüvenin yeniden kazanılması, yatırım, üretim, istihdam, kalkınma yolunda önemli bir adımdır. 

23.2022 için Asgari ücret 4.250 tl, gelir ve damga vergisinden de muaf! İşveren yükü de kaldırıldı! Hayırlı olsun! Sıra piyasanın istikrara kavuşturulmasında! 

2021:
24.Tebrikler, "turkovac" aşısı hayırlı olsun! Ülke gündeminde; çalışmanın, üretmenin, başarmanın, sağlıkta kalkınmanın olması çok güzel.

25.Milli Uzay Programı” Hayırlı olsun.

26."Elazığa Sekiz bin Konut” Hayırlı olsun. İşte böyle. Algı ile değil, üreterek yönetmek lazım.

27.Taksim Camii, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla kılınan cuma namazıyla ibadete açıldı. Hayırlı olsun.(280521).

28.Marmaray, Duble yollar, YS köprüsü, Çanakkale köprüsü, İst havalimanı, Başörtüsü serbestliği, Yaşlı bakım parası, Emekliye bayram ödemesi, Bağımsız dış politika, Yeni üniversiteler, Yerli savunma sanayi, Yerli otomobil, Hızlı tren, İHA, siha, yerli gemi, uçak, ... gibi hizmet ve üretimler hayırlı olsun.

2020:
29.Doğalgaz keşfi hayırlı olsun. Devamı da gelir inşallah.

30.Ayasofya Camii hayırlı olsun, inşallah.

31.Millet Kütüphanesi hayırlı olsun. Millet kütüphanesini gezme imkanımız oldu. Harika bir eser olmuş. Raflarda iki kitabımızı görmek, hoş bir sürpriz oldu. Hayırlı olsun, nasiplenen çok olur inşallah.

32.Dünya'ya mesajdır. Bölgeye uyarıdır. Hayırlı olsun. Azerbaycan.

33.İdlib için ateşkes sağlandı, Hayırlı olsun. Olumlu bir adımdır. Lakin tv lerde yorum yapan bazı prof, gazeteci, vb yorumcular; bu ülkenin yaptığı iyi şeylere niçin bu kadar olumsuz bakıyor ve küçümsüyorsunuz? Ve niçin bu kadar kinlisiniz?

34.Kıbrıs ta Sn Tatar seçildi Hayırlı olsun, Kıbrıs için olumlu gelişmeler bekliyoruz inşallah. Rakibinin o kadar oy almasına şaşırdım! 

2019:
35.Yerli Elektrikli Traktör hayırlı olsun. Tebrikler. (Sonrasındaki gelişmeler ne oldu? 2023).

36.Türkiye'nin ilk milli helikopter motoru TS1400, Eskişehir'de test edildi.

37.Yerli otomobil hayırlı olsun. Kalkınmak için bir şans olabilir.

38.Türkiye-Rusya mutabakatı hayırlı olsun.

2018:
39.TANAP doğalgaz boru hattı, hayırlı olsun. İnanmadan olmaz! TANAP akıllı politikanın, inanmanın, çalışmanın, kendi inisiyatifimizle bir şeyler yapabileceğinin, üretilebileceğinin bir göstergesidir. Hayırlı Olsun.

2017:
40.Hayırlı olsun “United4Quds” BM Genel Kurulu'nda ABD fena ezildi! İşte sonuçlar. 

41.İİT'nın Kudüs kararı hayırlı olsun, tamamına ermesi ve barışa vesile olması temennisiyle... “Islamic Unity for Quds”.

42.Referandum Sonucu Ülke için, toplum için, gelecek için hayırlı olsun.

2016:
43."Türk akımı girişimi" hayırlı olsun, barışı pekiştiren adım olsun. (Ve "Türk Akım" 2020 de gerçekleşti hayırlı olsun).

44.Uydumuz Hayırlı olsun. Sonraki uydu Türkiye'den fırlatılmalı.

45.Avrasya Tüneli hayırlı olsun.

46.Hayırdır, hayırlı olsun ama bayram değil seyran değil... Bosna Hersek Avrupa Birliği'ne kabul edildi.

47.Hayırlı olsun.... Ankara YHT garı açıldı.

48.Sivas Et ve Süt Kombinası açıldı, hayırlı olsun.

49.Sivas, Yıldızdağı kayak merkezinin resmi açılışı bu gün yapıldı, hayırlı olsun.

2015:
50.Yerli otomobil girişimi hayırlı olsun. Komplekslerden kurtulmak lazım.

2014:
51.Ankara "Kuzey Yıldızı Parkı" diğer parklar gibi akşamları güzel bir serinlik sunuyor. Hayırlı olsun. 

Diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir.













22 Mayıs 2023 Pazartesi

14 Mayıs 2023 seçim sonuçları 220523:

Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri 14 Mayıs 2023 günü yapıldı, sonuçları hayırlı olsun. Her ikisinde de çoğunluğu cumhur ittifakı aldı. Ancak yüzde elli artı bir oranına ulaşılamadığı için Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kaldı.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde icraat ve performans ile algı yarışmıştır. Algı siyasetinin şaşırtıcı şekilde, azımsanmayacak oy aldığını söylemek gerekir.

Zira Cumhur ittifakı adayı Cumhurbaşkanı Sn Erdoğan'ın vesayet rejimini bitirmesi, dış politikadaki bağımsız ve isabetli duruş, savunma sanayindeki gelişmeler, alt yapı yatırımları ve ulaşımda sağlanan konfor, terörle etkili mücadele ve terörün bitme noktasına getirilmesi, sosyal devlet uygulamalarındaki başarı, EYT gibi geçmişten gelen problemlerin çözülmesi, sağlık alanındaki iyileştirmeler, gibi pek çok başarılı uygulamada imzasının olduğu açıktır. Hatırı sayılır icraat yapılmıştır. Daha yapılacak veya eksik olan yokmudur elbette vardır. Kalkınmanın tamamlanması için özellikle piyasalar, ekonomi, spekülatif saldırılar için tedbir, enflasyon, zam psikolojisinin kırılması, vergi ve yargı reformları bunlardan bazılarıdır.

Ancak, Millet ittifakı adayı Sn Kılıçdaroğlu'nun gerek geçmişte, gerekse vaatlerinde başarı sayılacak icraat ve projeler olduğunu söylemek mümkün değildir. Kaldı ki millet ittifakında yıla yakın bir süre, adayın kim olacağı ve aday belirleme tartışmaları ile geçmiştir. Algı çalışmaları çokça yapılmıştır. Yurtdışından ve yurt içinden genellikle emperyal devletlerin ve terör örgütlerinin destek açıklamaları reddedilmemiştir.

Seçim söylemlerinde özelikle millet ittifakında ve altılı masada terör desteği, dış destek, bağımsızlık, LGBT gibi konularda çelişkiler ve çatışan açıklamalar izlenmiştir. 

Anket firmalarının büyük çoğunluğu millet ittifakını sürekli önde ve kazanan olarak lanse etmişler, bu yönde algı oluşturmaya çalışmışlardır. Yine millet ittifakının başkan yardımcı adayları bu algıyı sürdürmüşlerdir. Algı ve yalan siyaseti yapanlar rakiplerini bununla suçlamışlardır. Hatta yalan konusunda kendi seçmenimizi kandırdıysak biz kandırdık mealinde itirafları gelmiştir. 

Sosyal medya ve eş dost sohbetlerinde muazzam bir mahalle baskısı oluşturulmuş ve yaşatılmıştır. TOGG, uçak, iha, siha, tank, gemi gibi yerli olarak üretilen ne varsa dalga geçilmiş, itibarsızlaştırma derdine düşülmüş, bunları gündeme getirenler adeta linç edilmeye çalışılmış, bu konularda da algı ve yalan söylemlerle suçlamalara rücu edilmiştir. Hatta daha ileri gidilerek bunların üretimlerinin durdurulacağı dahi ifade edilmiştir!

Millet ittifakındaki küçük partiler milletvekili seçimlerinde en kazançlı çıkan partiler olmuştur (Deva;14, Gelecek;10, Saadet;10, Demokrat;3 olmak üzere toplamda 37 milletvekili). Bu konuda millet ittifakı adayının ve/veya kurmaylarının pek de öngörülü oldukları söylenemez. Maazallah uluslararası müzakere yürütülse olsa ne olur?

Ülkenin ve toplumun yararına olan performans ve bunun sağlayacağı kalkınma ve refahtır. Zira hatırlayınız, İstanbul ve Ankara büyükşehir belediye başkanlığı çalışmalarında da icraat ve performans ile algı yarışmış, algı tercih edilmiştir. Sonuçları ortadadır ve bu kentlere hizmet ve refah olarak yansıdığını söylemek güçtür.

Seçimin ikinci turunda yapılacak tercihler, kalkınma konusunda da belirleyici olacaktır. Belki de biz yaştakilerin göreceği kalkınma için bir şans yada son şanstır. Temennimiz 28 mayısta halkın tercihinin kalkınma yönünde olmasıdır. Herkesin yararınadır.

Ülke maddi ve manevi olarak kalkınınca, adayların geçmiş performanslarını gösteren sosyal karneleri, gerçek gündeme ilişkin proje, gayret, icraatları ve liyakatlerine göre tercihlerin yapılacağı seçimler yaşanacak, gerçek dışı söylem, yalan ve algı siyaseti itibar görmeyecek, liyakat ön plana çıkacaktır.



17 Mart 2023 Cuma

Sanayide üretimleri engellenenler! 170323:

Ülkemizde genellikle üretim başarısızlıkları anlatılır, bunların gerçek nedenleri es geçilir. Üretim başarısızlıklarının sebebinin, genellikle üretimin çeşitli şekillerde (bürokratik, mevzuat, fiili, desteklenmemesi, ithalatın tercih edilmesi vb) engellenmesi şeklinde ortaya çıktığı anlaşılmaktadır. 
Aslında tüm engeller aşılarak, zor olsa da üretim başarıları da vardır.
Yerli üretim ve kalkınma için ısrarlı bir yerli duruş gereklidir.
Konuya ilişkin örnekler aşağıdadır.

1.Şakir Zümre (Varna 1885 -1966) Cumhuriyet döneminin ilk sanayicisi, İstiklal Savaşı'nın ilk Türk özel "uçak bombası fabrikası"nın kurucusu, hukukçu.

Şakir Zümre Fabrikası, yurt içi ihtiyacı olan üretimin yanı sıra, 1937 yılında yurt dışına, hatta Yunanistan’a silah ve cephane ihraç etmiştir.

II. Dünya Savaşı'nın sonunda, ABD'nin yaptığı silah yardımı sebebiyle Şakir Zümre Fabrikaları, silah ve cephane üretimini terk ederek, Türkiye’de büyük isim yapacak olan "Şakir Zümre" marka sobalarını üretmeye başlamıştır

Şakir Zümre’nin 1966’da ölümünden sonra faaliyetini ancak 4 yıl daha sürdürebilen fabrika, 1970 yılında kapatılmış, büyük bir sınai potansiyel kaybedilmiştir.

2.Memet Nuri Demirağ (1886, Divriği, Sivas - 13 Kasım 1957, İstanbul), Türk iş insanı ve siyasetçi.

Türkiye’de ilk uçak fabrikasının kuruluşu, ilk sigara kağıdı üretimi, ilk yerli paraşüt üretimi gibi ilkleri gerçekleştirdi. Özellikle havacılık sanayisinde başarıları ile anılır. Millî Kalkınma Partisi’nin kurucusudur.

1936’da ilk tek motorlu uçak üretildi ve Nu.D-36 adı verildi. 1938’de Nu.D-38 adlı çift motorlu altı kişilik yolcu uçağı yapıldı. NuD-38, 1944 yılında Dünya havacılığı yolcu uçakları A sınıfına alındı. İlk uçak siparişini 1938 yılında Türk Hava Kurumu (THK) verdi.

Ayrıca uçakların yurt dışına satılamaması için bir de kanun çıkartılır. Sipariş alamayan fabrika 1950’li yıllarda kapanır. Beşiktaş’ta üretilen uçakların uçuş deneme testleri ve gök okulu için yapılan pistler, hangarlar, üzerlerindeki bütün yapılı binalar o yıllarda dünyanın en büyük havalimanı Amsterdam Havalimanı büyüklüğündeki bütün kurulu tesisler istimlak edilir. Bu havalimanı günümüzdeki Atatürk Havalimanı’dır.

3.Vecihi Hürkuş (6 Ocak 1896, İstanbul - 16 Temmuz 1969), Türk pilot, mühendis ve girişimcidir. Türk havacılık tarihinin en önemli isimlerinden biridir, Türkiye'nin ilk uçak tasarımcısı ve üreticisidir, Türkiye'nin ilk yerli uçağını üretmiştir.

1937 yılında Türk Hava Kurumu, Hürkuş'u mühendislik eğitimi alması için Almanya'daki bir mühendislik okuluna gönderdi. 1939 yılında mezun olarak ülkesine dönen Vecihi Hürkuş'a iki yılda mühendis olunmasının imkânsızlığı gerekçesiyle uçak mühendisi ruhsatı verilmedi.

1954 yılında ilk sivil havayolu şirketi olan Hürkuş Hava Yolları'nı kurmuş, ancak kazalar, kaçırılmalar ve sabotajlar gibi sebeplerle şirket, uçuştan men edilmiştir.

Türk havacılık tarihinin en üretken ve girişimci kişilerinden olan Vecihi Hürkuş, Ankara'da 16 Temmuz 1969 tarihinde Gülhane Askerî Tıp Akademisi Hastanesi'nde öldü.

4.Nuri Killigil (veya Nuri Paşa) (1889, İstanbul - 2 Mart 1949, İstanbul), Osmanlı Ordusu komutanı ve cumhuriyet döneminde tüccâr, yatırımcı ve sanâyici.

Savaştan sonra Almanya'da yaşayan Nuri Killigil, 1938 yılında Türkiye'ye döndü ve Zeytinburnu'nda kok kömürü satan bir şirketi satın alıp burayı bir madeni eşya fabrikasına dönüştürdü. Bu fabrikada tabanca, matara, demir çubuk, gaz maskesi ve mermi üretmeye başladı. Daha sonra Killigil fabrikasını genişleterek 1946'da[1] Sütlüce'ye taşıdı, yeni motor ve makinelerle havan ve havan mermisi üretimine de başladı.

02 Mart 1949'da Sütlüce'deki fabrikasında peş peşe üç büyük patlama meydana geldi. Aralarında Nuri Killigil'in de bulunduğu 27 kişi bu patlamada hayatlarını kaybetti. Nuri Killigil'in cesedi bulunamadı ve boş tabutla defnedildi. Kabri Edirnekapı Şehitliği mezarında bulunmaktadır.

5.Devrim otomobili: 1961 yılında, dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel'in talimatıyla, Eskişehir Demiryolu Fabrikası'nda, 129 günde üretildi. Ancak seri üretime geçil(e)medi!
...
Üretimi bir süre devam edip kapanan fabrika:
6.Gümüş motor. Gümüş Motor 1956 yılında Erbakan tarafından kurulan Türkiye’nin ilk dizel fabrikasıdır. Fabrikanın adı 1964 yılında sermayedarların değişmesi ile Pancar Motor oldu. 2001 ve 2009 krizlerinden sonra 2011 yılında kapandı.
...
Halen üretimi devam eden fabrika:
7.Tank palet fabrikası: Sakarya'daki tank palet fabrikasını 1973 yılında kuran merhum Necmettin Erbakan. Kıbrıs Barış Harekatı'ndan dolayı Türkiye'ye ambargo uygulanan dönemde bu fabrika önemli bir görev icra etmiş. Doğrudan Milli Savunma Bakanlığı'na bağlı olan fabrikada tankların modernizasyonu yapılmış, palet ve optik parçaları üretilmiş.

2007 de Altay ismi verilecek tank üretimi Otokar’a verildi, ancak 8 yılda üretemesi gerekeni on yılda üretemeyince, 2018 de yapılan ihaleyi BMC aldı. Altay tankı üretildi ve seri üretime 2025 yılında geçilecek. Fabrikada fırtına obüsleri de üretiliyor.
...
Aman dikkat!
8. TOGG’u, İHA ve SİHA ları, Kızılelmayı, Tank Palet fabrikasını hedef alan saldırılar masum değildir! Muhtemelen batı desteklidir. Savunucuları da yine batı destekli ithalatçı zihniyetlerdir! Dikkat etmek gerekir. Sahiplenmek ve desteklemek gerekir!
(Not: Bilgiler internetten derlenmiştir).

Konuya ilişkin aşağıda başlıkları verilen yazılarımız ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir.
1.Üretim Düşmanları 010121.
2.Analizler-VI (Üretim) 251221.
3.Analizler-X (kalkınma) 070122.
4.Üretim! Üretim! Üretim! 061022.
5.Yerli Otomobil, Üretim ve Kalkınma 271219.




27 Ekim 2022 Perşembe

Kalkınma-II 271022:

Kalkınmaya ilişkin son yıllarda yazdığımız bazı yazılara yazının sonunda yer verilmiştir. Çok önem verdiğimiz bir konudur. Kalkınma sadece maddi alanda değil manevi alanda da zihinsel alanda da gerçekleşmelidir. 

Önceki yazılarımızda genişçe açıkladığımız üzere kalkınma formülümüz dört ayaklıdır; insana yatırım, yargı reformu, vergi reformu ve üretimle büyümedir. 

Ne iş yaparsak yapalım, hangi pozisyonda olursak olalım; yaptığımız veya yapmamız gerekip te yamadığımız her şey kalkınmayı etkiler. 

Tembellik, üretimsizlik, gayretsizlik, olumsuz bakış kalkınmanın düşmanıdır.  Kalkınma girişimcilik, gayret, olumlu bakış, çözüm odaklı bakış, dananım, özgüven ve cesaret ister.

Bir tanım; Kalkınma, üretim ve kişi başına milli gelirin artırılmasıyla birlikte, ekonomik ve sosyokültürel yapısının da değiştirilmesidir (Savaş, 1979). Bir başka ifade ile kalkınma, bir ülkenin yapısal niteliklerinin olumlu yönde değişimidir (Geray, 1991).

Kalkınmaya ilişkin bazı notlarımız, gözlem analiz ve önerilerimiz;

 
2.Ülkenin ve siyasilerin olması gereken gündemi maddi ve manevi kalkınma ve bu yönde çaba harcamak olmalıdır!

3. İnanır, çalışır ve üretirsek kalkınırız

4.Çalışan ve üreten, kalkınırKalkınan medeniyet kurar. Medeniyet kuran, hakimiyet kurar.

5.İlim pazarından alış-veriş! İhtiyaç listesi! (kemalât, sekînet, nezaket, empati, liyakat, muhabbet, samimiyet, şükür, kanaatkarlık, irfan, konuşma, değerler, üretim, kalkınma, birlik, beraberlik, vb). Temin edelim!

6.Kalkınma; bilgi, çalışkanlık, erdem, dürüstlük, güzel ahlak ve heyecan ile donanmış LİYAKAT ile gerçekleşir. Rölanti de olmaz. Haydin, gayret, gereği öyleyse!

7.Ülke ve toplum tüm enerjisini, maddi ve manevi alanda kalkınmaya harcamalıdır.

8. Birikimi olan, kalkınma derdi olan, projesi olan, bu yönde heyecanı ve çabası kişilerden yararlanmak gerekir.

9.Kurumlar, staj yapan Üniversite öğrencilerinden aktif olarak yararlanılmalıdırlar! Staj, kağıt üzerinde değil, fiilen yaptırılmalıdır! Stajyerlere; "çalışma, üretme, gayret, bir işe yarama, katkı, umut, çalışma ve kalkınma aşkı" aşılanmalıdırlar! 

Göstermelik staj uygulaması son bulmalıdır!

10.Hızlı kalkınmamız için atanmışlarda ve seçilmişlerde de, bürokraside de, siyasette de, özel sektörde de, Cumhurbaşkanının çabasına paralel çabalar ve üretkenlikler olmalı.

11.Türkiye bir kalkınma şansı yakalamıştır. Engel çıkaran, dış ve uzantısı iç mihraklara takılmayıp kalkınmasını gerçekleştirmelidir! Maşallah, Cumhurbaşkanının yaptığı toplu açılışlara, biz ekran başında izlemeye yetişemiyoruz. İyilerin yolu açık olsun.

12.Kalkınmak için, en az Cumhurbaşkanı kadar tüm; siyasetçiler, muhalefet, bakanlar, bürokratlar, işadamları, üreticiler, vatandaşlar, çalışanlar da cevval olmalı. Ülkenin her zerresi kalkınma şuuruyla hareket et(tiril)melidir!

13.Türkiye terör belasından kurtulursa kalkınma hızını arttıracaktır. O halde terörü bitirelim, teröre doğrudan ve dolaylı olarak destek olanları engelleyelim.

Bakınız Türkiye'nin terörle mücadele için harcadığı para miktarı yıllık 10 ila 12 milyar dolar...(2019)!

14.Kalkınmak ve terörü bitirmek için iki seçenek; ya ekonomik büyüme ve kalkınma düzeyi yükseltilerek terör bitirilecek, ya da terörü bitirip kalkınma tamamlanacak.

15.Türkiye başkanlık sistemi ile gemi, uçak, helikopter, otomobil, İHA, siha vb şeyler üretmeye, yani kalkınma yolunda adımlar atmaya başladı. Kalkınmak bu ülkede yaşayan herkesin yararınadır. ABD-Batıyı anlarım da, muhalefet niçin engel olmak için uğraşır?

16.Her üretim, yatırım ve kalkınma hamlesine, muhalefet veya muhaliflik yapanların şunu anlaması lazım; Ülkenin birinci önceliği (maddi ve manevi olarak) kalkınmadır. Ona katkı verelim, herkesin yararınadır!

17.Ülke Başkanlık sistemi ile bir kalkınma şansı yakalamış! Bir şeyler üretmeye başlamış! Altı muhalefet partisi ise toplanmış parlamenter sisteme dönelim der! Ülkenin kalkınmayı engelleyecek değil, kalkınmayı sağlayacak adımlara ihtiyacı var!

18.6lımasa; yarışmadan, yerinde durarak, rakibinin tökezlemesini ve devre dışı kalmasını umarak, yani hak etmeden, iktidar olmak istiyor. Proje, program, aday, çalışma vb hiç bir şey yok. Haksız bir beklenti bu! Rabbim iyilerin, çalışanların kalkınma için didinenlerin yâr ve yardımcısı olsun!

19.Üretim deyince sadece heykel yapmayı anlayıp, her şeyi dışarıdan ithal edenler, üretim ve kalkınma hamlelerine kızgınlar! İthalattan üreten, "Batı ne derse doğrudur"dan, Dünyada belirleyici olan bir Ülke konumuna geçiyoruz. Bu değişime alışacaksınız!

20.Muhalefet yine şaşırtmadı! Milletin inancını, yine milletin değerini diline doluyor! İki yüz yıldır aynı terane! Var mı bir projen, bir kalkınma programın onu söyle! Kalkınınca bu tür liyakatsiz ve hadsizler siyasette yer bulamayacak!

21.Garp cephesinde yeni bir şey yok; yine belirsizlik, projesizlik, çokça algı, çokça yalan, değerlere saygısızlık, üretim ve kalkınma düşmanlığı, üretimsizlik, büyükelçi-e.büyükelçi görüşmeleri, milletin aklıyla dalga geçmeler, traktör, borçlanma, tiyatro, gidiyor işte muhalefet.

22.Bu yuvarlak masa Biden'in Türkiye de iktidarı devirmek için muhalefete destek verileceği açıklamaları gölgesinde, ABD ve Batı destekli oluşmuş ise dikkatli olmak gerekir! İktidar ve muhalefetin önceliği kalkınma olmalıdır.

23.Ülkede; Doların değer kaybetmesine, TL nin değer kazanmasın üzülenler azaldığı/bittiği zaman, Ülke Batı'dan zihnen bağımsızlığını ilan etmiş, maddi ve manevi olarak kalkınmaya başlamış demektir!

24.Üretim muhaliflerinin temsil ettiği zihniyetin bu ülkeye, bu topluma, insanlığa ne faydası oldu? Keşke hal ilmini onlarda okusalardı, çok daha faydalı olurlardı! Sadece maddi değil manevi kalkınma da şart! Manevi kalkınma olmayınca böyle sonuçlar çıkıyor!

25. Kafkas cumhuriyetleri aralarında; ekonomik entegrasyonu, dayanışmayı, işbirliğini artırmalı ve kalkınmaya odaklanmalıdırlar. Bu ilişkilerin kurulmasını engelleyecek söylemlerden kaçınılmalıdır!

26.Sadece övünerek ve/veya oynayarak kalkınmış bir toplumu tarih yazmaz! Kalkınma; çalışarak, üreterek gerçekleşir! Kalkınmış toplumun kültürü de yaşar (2021).

27.Rusya dahil tüm sömürgeci devletlerin savaş ve işgallerden vaz geçip, kalkınma hamleleri ile kendi halklarının refahını arttırması herkesin çıkarınadır. Sömürüsüz, işgalsiz, savaşsız, ve barış içinde kalkınmak ve büyümek te mümkündür.

28.Batılılar Afganistan'da yeni bir (iç) savaş çıkarma siyaseti gütmemelidir. Afganistan'a barış gelmeli ve yeniden inşa edilmeli, kalkınmalıdır. Tüm çabalar ve destekler bu yönde olmalı ve Dünyaya deklare edilmelidir. Bu tutum göçü de engelleyecektir!

29.BM'nin bütün derdi Afgan bayanlar mı? Önce Afganistan'daki gıda problemine çözüm gerek, sonra yatırım, kalkınma, ekonomik destek...

30.Festival var, festival var! Kimisi değerlere saldıran, lgbt bayraklarının açıldığı festivaller düzenler! Kimisi teknofest (havacılık uzay ve teknoloji festivali) düzenler (ki kalkınmanın göstergesidir)!

31.Kalkınma derdi olanların festivalleri de farklıdır! Kalkınma gerçekleştikçe, festivallerin mahiyeti de değişmektedir! Teşekkürler @teknofest

32.Dünyada Türkiye'ye ümit bağlamış çok ülke var. Bu sebeple Türkiye Dünyada söz sahibi olacak şekilde kalkınmak zorunda.

33. Ülkelerin kalkınma durumları ve yönetim sistemleri:
a)Avrupa'da krallıkla yönetilen ülkeler; 1-İngiltere, 2-Danimarka, 3-İsveç, 4-İspanya, 5-Belçika, 6-Norveç, 7-Hollanda, 8-Andorra, 9-Lechtenstein, 10-Lüksemburg, 11-Monaco, 12-Vatikan.

b)Avrupa'da Cumhuriyetle Yönetilen Ülkeler ;
1-Arnavutluk, Bulgaristan, Bosna-Hersek, Çekya, Estonya, Filandiya, Almanya, Yunanistan, Macaristan, İzlanda, İrlanda, İtalya, Letonya, Litvanya, Makedonya, Malta, Moldova, Karadağ, Polonya, Sırbistan, Slovakya, 22-Slovenya.

c) Ve Dünyada cumhuriyetle yönetilen bazı ülkeler; Çin Halk Cumhuriyeti, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti, Suriye Arap Cumhuriyeti, Mısır Arap Cumhuriyeti, İran İslam Cumhuriyeti, Küba Cumhuriyeti, SSCB (eski).


Konuya ilişkin aşağıda başlıkları verilen yazılarımız ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir.

1.İhtiyaç Listesi 220422
2.Kalkınmak bağımsızlıktır? 190422
3.Kafkasya Cumhuriyetleri 100222
4.Kalkınma-I 070122
5.Üretim 251221
6.18 Mart 1915 Çanakkale Zaferi 180321
7.Yerli Otomobil, Üretim ve Kalkınma 271219
8.Kalkınmak (Güçlü Olmak) Zorundayız 170518
9.Kalkınma Şuuru 290517
10.KALKINMA (Gelin Kalkınalım, Zira Kalkınırsak Çok Şey Değişir) 100317
11.Sivas Nasıl Kalkınır? (Şehirlere Rol Model) (09.12.16)

(Not: Kalkınma ile ilgili muhtelif notlarımızdan derlenmiştir).





6 Ekim 2022 Perşembe

Üretim! Üretim! Üretim! 061022:

Üretim şart ancak insan, bir iş yaptığında, bir şey ürettiğinde; başkalarının beğenisine, kullanımına sunmadan önce, kendi beğenisine ve vicdanına sunmalı, bu testlerden "olur" alarak geçer ise genele sunmalıdır.

Üretime ilişkin bazı notlar, gözlem, analiz ve önerilerimiz;

1.Ülkede, kamu, özel, belediye, üretim, tüketim, iktidar, muhalefet, enerji, siyaset, üniversite, okul, eğitim gibi her bir alanda;

a)"VERİMLİLİK", "LİYAKAT", "SAMİMİYET", "KALKINMA" gündem olmalı!

b) "İSRAF","ALGI", "YALAN" gündemden çıkmalıdır!

2.Ülkenin gerçek gündemi; yatırım, üretim, istihdam, ihracat, ... gibi kalkınmayı sağlayacak konular olmalıdır. (2020).

3.Ülkede üretim düşmanı zihniyeti yıkmak gerekiyor, üreteni cezalandıran değil teşvik eden yerli ve milli zihniyet gerekiyor.

4.Bir şeyler üretmek istiyorsanız, ortam hazırlayınız! Misal evde; mümkünse bir çalışma odanız, değilse çalışma masanız, değilse çalışma koltuğunuz olsun. Bir programınız olsun belli bir zamanı o ortamda geçirin. Bir şeyler ortaya çıkmaya başlayacaktır.

5.İnsanlar yapabileceklerini değil, yetki ve erki başkasında olan konuları, yani kendilerinin yapamayacakları konuları konuşuyorlar! Kalk bir ağaç dik! İki bitki yetiştir! İş üret! Katkı sun!

6.Kendi emek verince mi, doğal olduğu için mi? Bilmiyorum ama bahçe ürünleri daha lezzetli.

7.Her üretim, yatırım ve kalkınma hamlesine, muhalefet veya muhaliflik yapanların şunu anlaması lazım; Ülkenin birinci önceliği (maddi ve manevi olarak) kalkınmadır. Ona katkı verelim, herkesin yararınadır!

8.Garp cephesinde yeni bir şey yok; yine belirsizlik, projesizlik, çokça algı, çokça yalan, değerlere saygısızlık, üretim ve kalkınma düşmanlığı, üretimsizlik, büyükelçi görüşmeleri, milletin aklıyla dalga geçmeler, traktör, borçlanma, tiyatro, gidiyor işte muhalefet.

9.Üretim deyince sadece heykel yapmayı anlayıp, her şeyi dışarıdan ithal edenler, üretim ve kalkınma hamlelerine kızgınlar! İthalattan üreten, "Batı ne derse doğrudur"dan, Dünyada belirleyici olan bir Ülke konumuna geçiyoruz. Bu değişime alışacaksınız!

10.Faiz maliyettir. Faiz oranını düşürmek, üretime giden kredi ve dolaysıyla üretim maliyetini de düşürür. Mevduat toplamak için faizi yükseltmek, o mevduatın kullanıldığı tüm alanlarda maliyeti arttırır. Düşük faiz oranı, manipülatif hareketleri de azaltır.

11.Bir AVM de gördüm. Bir girişimci KOSGEB kredisi ile "kısır" üretip pazarlıyor. Çalışanın ifadesine göre girişimci de bayan imiş. Kutlarım.

12.Şu dolara bak hala direniyor!!!... düşüş eğilimi devam etmeli.... enflasyon da öyle... Ülke ekonomisi bu kısır döngüden daha çok ÜRETEREK kurtulabilir.

13.Tüm sıvı yağ sektörünü aynı anda incelemeye alırsınız, tüm süreç (üretim, dağıtım, stok vb) muhasebe kayıtlarından önünüze gelir! Yanlış yapan da ortaya çıkar! Haklarında yasal gereği yapılır! Uzatmaya gerek yok! İlla @tcbestepe nin talimat mı vermesi lazım!

14.“Üretim-tüccar-toptancı-market-pazar-tüketim" sürecini kayıt altına alacak yasal düzenleme (hal yasası) nin hayata geçirilmesi, fiyat artışını kontrol altına almayı kolaylaştıracaktır.

15.Kalkınma derdi olanların festivalleri de farklıdır! Üretim ve kalkınma gerçekleştikçe, festivallerin mahiyeti de değişmektedir! Teşekkürler @teknofest.

16.Rahatsız eden gündem deki konular;
-Lüks içinde yaşayanların fakirlik edebiyatı,
-Ülkesinin tüm değerlerine düşmanlık eden piyonlar,
-Üretim-kalkınma düşmanlığı,
-Para yok denmesine rağmen konut, araç, tatil için talep fazlalığı,
-Marketlerin fiyat indirimine direnci.
-Üretmeyen (köstek olan) siyasetçi, bürokrat ve çalışanlar, 
-Siyasi taraftarlığı; kalkınmaya, milli olmaya, bağımsız olmaya tercih edenler (oysa kalkınmak, herkesin yararınadır, muhaliflerin de), 
-ABD ve Batı'nın çok kolay taraftar bulması.

17.Anlaşılan THK da da aynı problemler var!
Onca gelirine rağmen iyi yönetilmemiş! Kayyumluk hale gelmiş!
Gönül isterdi ki uçak, helikopter, balon üretsin veya üretenlere ortak olsun, pilot dahil sair tüm havacılık ihtiyaçlarımızı karşılasın!

18.İnsanın bir işinin olması ve/veya işe gidiyor olması, çalışıyor ve/veya üretiyor demek değildir.

19.Bulunduğu konum ne olursa olsun, ÜRETMEK; her şeye ve herkese, en güzel mesajdır... üretmeyenin ise vebali vardır.
(NotÜretim ile ilgili muhtelif tarihlerdeki notlarımızdan derlemedir).
...

Konuya ilişkin aşağıda başlıkları verilen yazılarımız ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir.
1.İhtiyaç Listesi 220422
2.Faiz, Enflasyon, Reel Üretim! 170222
3.Analizler-I (hazırlık,tefekkür,ilim,bilgi,gayret,üretim,stk) 261121
4.Analizler-VI (Üretim) 251221
5.Üretim düşmanları 010121
6.Yerli Otomobil, Üretim ve Kalkınma 271219
7.Seçim Analizim (23 Haziran 2019, Küskünlükler ve Tepkiler) 270619
8.Ekonomide alınabilecek tedbirler var 160918
9.Sistem üreteni cezalandırıyor mu? 110918
10.Üretene Pozitif Ayırımcılık! 13.12.2013






TRUMP’ın Sözde Gazze Barış Planı (!) 290925:

Trump'ın 29 eylül 2025 günü açıkladığı Gazze'deki barış için açıkladığı süreç barış planından ziyade tehditler içeren, adil olmayan,...