Vatan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Vatan etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

18 Mayıs 2025 Pazar

Terörsüz Türkiye 180525

"Terörsüz Türkiye" çağrısı toplumda çok geniş bir kesimde kabul görmüştür. Bu sürecin herhangi bir yol kazasına uğramadan sonuca götürülmesi gerekmektedir. Süreci sekteye uğratacak her şeyden kaçınılmalıdır, yapmak isteyenlere de pirim verilmemelidir. 

Zira terör bu ülkenin her zaman prangası olmuştur. 1980 öncesi sağ sol olayları, sünni-alevi, Türk-Kürt, Müslüman-laik veya mezhep çatışmaları oluşturmak için yapılan provokasyonlarla yaşanan olaylar Ülkeye sadece acı getirmiştir. Toplumun maddi ve manevi kaynakları, kalkınma, refah, huzur yerine bu olayların önlenmesine harcanmıştır. 

Terör olayları dış desteklidir, ya kendileri kurar veya kurdurur yada kurulmuş olanları kullanır. Onun için istihbarat ve önleyici tedbirler son derece önemlidir! Ülke kalkındıkça, refah ve paylaşım arttıkça terör kendine alan bulamayacaktır. Terör ve kaos denemeleri kalkınmanın en büyük düşmanıdır

Terör konusunu 2015 yılında sosyal medya ve bloğumuzda yazmaya başladık. 2015 yılındaki ilk paylaşımlarımızda terörün bitirilmesine yönelik inancımızı "Terör bi-ti-ri-le-cek! (Birlikte terörü yeneriz)." ve "Ey terör, destekçilerinle birlikte yok ol. (Teröre Karşı birlikteyiz)." şeklindeki net ifadelerle ortaya koyduk. 

Terör konusundaki yazılarımızın listesine yazısının sonunda yer verdik. Bu yazılarımızda terör faaliyetlerinin ABD ve batı destekli olduğuna, terörün kalkınmayı engellediğine, kalkınırsak emperyalistlerin bu oyunlarının bozulacağını, terörsüz Ülkenin herkesin faydasına olduğuna, muhaliflik saikleri ile terör örgütleri veya faaliyetlerini desteklemekten kaçınılması gerektiği gibi pek çok konuya değindik, dikkat çektik. 

Aşağıda bu konulara ilişkin yazılarımızdan alıntıladığımız çok kısa pasajlara yer verdik. Devamında ise yazılarımızda yer almayan muhtelif yıllarda aldığımız notlara yer verdik. Yıllar itibariyle dillendirdiğimiz notlar ve yazılar, bu süreç hakkında yaşananları tekrar hatırlatacak, düşündürecek ve terörsüz Türkiye'nin herkesin yararına olduğunu bir kez daha ayan olacaktır. 

Bazı yazılarımızdan kısa pasajlar;

1.Terörü bitirelim çağrısı yaptık ve nasıl bitirileceğine ilişkin öneriler sunduk;

 "Terörün; Irak ve Suriye deki savaş durumundan yararlandığının, bu ülkelerdeki savaşın sona erdirilmesi gerektiğinin, terörün kazanma şansı olmamasına rağmen, bu coğrafyada yaşayan insanlara maddi manevi büyük zararlar verdiğinin farkında olarak,
-Kaynağı ne olursa olsun, terörü besleyen ve destekleyen tüm stratejilerini bertaraf edecek stratejiler devreye sokarak,
-Terörün zararlarını ve geleceğimizi nasıl olumsuz etkilediğini net olarak ortaya koyarak,
-Terörün bölge Halkı üzerindeki baskı oluşturmasını engelleyerek,
-Terör konusunda kimden gelirse gelsin samimiyetsiz açıklamaları anında deşifre ederek,
- Terör ile ilgili (askeri, siyasi vb) çok yönlü istihbarat sağlayarak,
- Mensuplarına, yandaşlarına, sempatizanlarına örgütün gerçek yüzünü göstererek,
-İstihbarat ve güvenlik zafiyeti oluşturmadan, silah bırakmamakta direnenleri bertaraf ederek,
-Batılı ajanslardan önce (masa başında değil) yerinde sağlıklı ve güvenilir haberleri üreterek,
-Terör örgütünün sebep olduğu tüm ekonomik zararların, (doğrudan veya ilgili olduğu tüm kişi, kurum, devletler hakkında) tazmin ettirilmesi için dava açılması yoluna gidilerek,
-Kardeşliği bozan tüm söylem, davranış ve eylemleri deşifre ederek,
-Kısaca kardeşliği tesis ederek, büyük dayanışma sergileyerek,
Terörü bitirelim." (Terörü Bitirelim, 2015).

2.Türkiye'nin başına örülen terör faaliyetlerini örnek gösterip, kenetlenip kalkınmak gerektiğini vurguladık;

"Türkiye'de 1970 lerden itibaren terör olayları eksik olmamaktadır. 80 öncesi sağ-sol olayları, 80 sonrası PKK, son yıllarda DEAŞ ve PKK nın türevi olan örgütler, DHKP-C gibi sol örgütler. Terör olaylarını bitirmek için, kenetlenip, hızlıca kalkınmamız için, herkesin işini çok daha iyi yapması gerekmez mi?" (Sorular, 2016).

3.Emperyalistlerin ülkemiz üzerindeki projelerini bozmak için kalkınmak ve güçlü olmak zorunda olduğumuza dikkat çektik;

"Güçlü olmak zorundayız: Ülke olarak; çalışmak, üretmek, kalkınmak ve güçlü olmak zorundayız. Aksi takdirde, emperyal devletler her zaman gezi, döviz kuru, futbol, darbe, terör veya başka bir ad veya yolla projelerini üzerimizde dener durur." (Kalkınma (Gelin Kalkınalım, Zira Kalkınırsak Çok Şey Değişir)-2017).
.
"İnşallah "Taa uzaktaki ülkeler"in (ABD) ve "bölge işbirlikçileri"nin (İsrail) "fitne ve fesat politikaları" son bulacak, terör bitecek, huzur gelecektir! (Huzur-2018).
.
"Biz gerçekten terörden bıktık. Artık kalkınmak istiyoruz. Kalkınmanın önündeki engeller kaldırılmalı. Terörün kısa sürede bitirilmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır." (Kalkınma-I, 2018).
.
"Taa uzaktaki ülkeler yanı başımızda terör örgütleri kuruyor veya kurdurabiliyor, milyonlarca insanın acı çekmesine sebep olabiliyorlar. bu nasıl olabiliyor? Bölgedeki hiç bir grup "Taa Uzaktaki Ülkeler"in maşası olmamalıdır. Zira bu ülkelerin abad ettiği hiçbir toplum yoktur. Terör biterse savaş da biter." (Taa Uzaktaki Ülkeler, 2018).
.
"Terörü yapan ve/veya yaptıranlar bu işe son versinler;

a) Coğrafyamızdaki terör olaylarının “taa uzaktaki ülkelerin” bir oyunu ve terör örgütlerinin de piyon vaziyetinde olduğunun farkında olunsun, kimse “taa uzaktaki ülkelerin” maşası olmasın, bu ülkelerin abad ettiği hiçbir toplumun olmadığı bilinsin.

b) terörü yapan veya yaptıranlar bu işe son vermezler ise terörün bitirilmesi zorunluluğu doğar." (Ey Dünya, Biz, Gerçekten Terörden Bıktık!-2018).
.
4.Terör örgütlerini ABD ve Batının desteklediğinin farkında olunarak, onların amaçlarına hizmet edilmemesi gerektiği konusunda uyarılar yaptık;

"ABD ve Batı; terör örgütlerini (PKK vb) fonluyor, silah yardımı yapıyor, darbe girişimcilerini koruyor, teröristleri iade etmiyor, ana muhalefet ABD (Biden) den medet umuyor ve teröre dolaylı destek oluyor!

Lütfen bu tabloyu tefekkür edelim, yerli ve kendi aklımızı kullanalım!

Muhalefet söylemi olan; farklı partililer, terör örgütü sempatizanları, Türkçe yayın yapan yabancı basın ve yerli uzantıları, vb neredeyse aynı kelimelerle, aynı dili kullanıyor.
Bu söylemler tek merkezden sufle olabilir mi?" (Muhalefet ve Muhaliflik, 2021).
.
5.Yeni sistemde terörle mücadelede elde edilen başarıya ön yargılı olmadan destek olunması gerektiğini vurguladık;

"Mutlaka bir sistemde aksayan ve eleştirilecek yönler vardır. Ama bunu insanları hakir görüp hakaretler yerine akıl ile, adilane yapmak gerekir. Bakınız, bu tür insanların görmediği veya görmek istemediği yada farkında olmadığı olumlu durumların bir kaçını zikredelim.
Hızlı karar alabilen ve uygulayan bir sisteme Başkanlık sistemine geçilmiştir.
Kırk yılı aşkın süredir savunmada kalınan terör örgütünün yerine kadar gidilmiş, terör faaliyetleri bitirilme aşamasına gelinmiştir, ..." (Ön Yargılar, 2020).
.
6.Terörle kalkınma ilişkisine "tekrar" "tekrar" değindik; 

"Türkiye terör belasından kurtulursa kalkınma hızını arttıracaktır. O halde terörü bitirelim, teröre doğrudan ve dolaylı olarak destek olanları engelleyelim. Bakınız Türkiye'nin terörle mücadele için harcadığı para miktarı yıllık 10 ila 12 milyar dolar...(2019)! Kalkınmak ve terörü bitirmek için iki seçenek; ya ekonomik büyüme ve kalkınma düzeyi yükseltilerek terör bitirilecek, ya da terörü bitirip kalkınma tamamlanacak." (Kalkınma-II, 2022).

Yıllar itibariyle terör konusundaki tespit, gözlem ve öneriler içeren bazı notlarımız:

2015:
1.Terör bi-ti-ri-le-cek! (Birlikte terörü yeneriz).

2.Ey terör, destekçilerinle birlikte yok ol. (Teröre Karşı birlikteyiz).

3.Sadece Batı'daki değil, tüm Dünya'daki terörü engellemek için birlikte hareket edilmelidir.

4.İslam adına terör Haçlı işidir! (Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Fatih Orhan'dan çarpıcı IŞİD analizi.)

5.Batı terör konusunda ne kadar samimi? "Batı terörü mü istemiyor, yoksa terörü Batı'da mı istemiyor?" 

6.Feraset bu günlerde en gerekli şey! Özellikle terör konusunda! Feraset; görünüşten, içyüzünü fark edebilmektir.

7.Terör konusunda, akıllı stratejilerle sağlıklı çözüme ulaşılabilir.

8.Fasit-maşist derler ama asıl faşistliği solcular yapar, üniversitelerde terör estirirler. Herkes ortak yaşama kültürü geliştirmeli.

9.DBP'li belediyeler terör üssü gibi - Yerel Yönetimler Haberleri haber7.com/yerel-yonetiml

2016:
10.Ülkenin terörü bitirme fırsatını yakaladığı bu günlerde hiç kimse bilerek veya bilmeyerek teröre ve teröre destek olanlara destek vermemelidir ki, Ülke terör belasından kurtulsun.

11.Okul kantinleri de terör örgütüne destek veren çalışanlar ve yazılardan temizlenmelidir.

12.AB ve Brüksel terör örgütlerine desteklerini çekene kadar, bazı alanlarda ilişkiler dondurulabilir.

13.Yine şehitler var! Terör ve destekçilerini telin ediyorum. 

14.Ankara'daki terör saldırısında ölenlere rahmet diliyorum.  Yapanı, yaptıranı, açık ve gizli destekçilerini kınıyorum.

15.Terörün yurtiçi ve yurtdışında destek unsurları kesilmeli ki, terör sona ersin!

16.Teröre destek verenleri destekleyen Batı, terör faaliyetlerinden sorumlu olmaz mı? Batı Türkiye' den özür dilemelidir.

17.Güneydoğu'da şehir ve ilçelerde sebep oldukları zararlar, terör örgütü ve destekçilerinden tahsil edilebilir. Gerekiyorsa bu yönde yasal çalışma da yapılabilir.

2017:
18.ABD bu günlerde Türkiye ile ilgili tabi olduğu terör, samimiyet vb her testten sınıfta kaldı. Obama iyi yönetemedi.

19.Bakan yolunu kesen Hollanda dost olabilir mi? Hatta terör örgütlerine her türlü desteği veren AB Ülkeleri!

20.Terör terördür... Kilise katliamcısının kimliği şoke etti! http://haber7.com/amerika/haber/

2018:
21.ABD, Rusya, Fransa, İran ve İsrail başta pek çok batı ülkesinin beslediği terör örgütünü maşa olarak orada bulunmaları çay içme ziyareti mi? DW  Tarafsız yazmıyorsunuz!

2019:
22.Türkiye Barış Pınarı Harekatı ile Batı ve İsrail'in kurduğu terör örgütlerini etkisiz hale  getiriyor yani gerekeni yapıyor.

23.HDP terör örgütü PKK'dan kurtulsun, siyasetini sürdürsün, terör örgütüne destek olmasın. Kim ki terör örgütüne destek oluyorsa sorumludur. Teröre destek bitmeden terör bitmez!

24.Teröre kim destek oluyorsa tepesine binilmelidir, o parti bu parti, o ülke bu ülke, o kişi bu  kişi fark etmez. Çünkü destek/lojistik oldukça terör devam eder. Bitirmek için destek/lojistik kesilmelidir.

25.Terör, terör örgütlerine doğrudan veya dolaylı destek verenler oldukça devam eder. Kimse terör örgütlerine destek olmasın ve terörü bitirelim Terör olaylarından, teröre destek olanlar da sorumlu değilmidir? 

26.Terör Örgütü PKK'ya Karşı "ANNELER DİRENİYOR". Kampanyaya imza ver! (http://chng.it/JfvCqLzh @ChangeTR)

2022:
26.ABD, Suriye'de ve Irak'ta terör örgütlerini desteklemeyi bırakmalı! Yunanistan'da ise gereksiz pek çok askeri üs açmayı durdurmalı! Bu coğrafyayı rahat bırakmalıdır! 

27.Gabar'da petrol bulunmuş, peki şimdiye kadar niçin bulunmadı? Terör bitti, petrol bulundu! Sağlayacağı zenginlik ve kalkınmadan herkes nasiplenecek inşallah! 

2023:
28.Terörist kimmiş? Terör devletleri kimmiş? 
"Amerikalı siyasi yorumcu Jimmy Dore: ABD dünyanın teröristidirSon 20 yıldır Ortadoğu'yu ateşe verdik. ABD Suriye'nin üçte birini işgal ediyor ve bu üçte birinin petrolü var." (Clash Report).

29.Mehmet Çek son 20 yılda Kürtlerle ilgili yaşanan olumlu gelişmeleri bir bir sıralamış. Ahmet Türk'e de cevap vermiş!

Muhafazakâr Kürtler ve Diyarbakır anneleri; Kürt kavmiyetçiliği yapan HDP'nin ve sırtını dayadığı terör örgütlerinin sonunu getirecektir.

30.İki günde 12 şehit, Rabbim rahmet eylesin! PKK terör örgütü ve ABD başta olmak üzere tüm destekçilerine bedel ödetilmelidir! ABD bölgeden tamamen def edilmelidir! (Pençe Kilit Harekatı).

31.Komisyondan geçmemesini beklerdim! Üstelik son saldırıda terör örgütünün kullandığı silahların İsveç yapımı olduğu iddiası ortadayken!

(ABD, İsveç'in NATO'ya katılımına dair teklifin TBMM'de komisyondan geçmesini memnuniyetle karşıladı ve Türkiye'ye F-16 satışına olan açık desteğinin sürdüğünü açıkladı.-Basın).

32.ABD ve Batının kovulduğu ülkelerde, terör faaliyetleri hemen niçin başlıyor? (Mali'de Terör Saldırısı: 70'ten Fazla Kişi Öldü, 200'den Fazla Kişi Yaralandı-Basın).

33.Terörü bitirmek için samimi olanlar; terör örgütlerine, onların uzantılarına ve destekçilerine kol kanat germeyi bırakmalıdırlar

2024:
34.Terör sempatizanlarının Van ve diğer şehirlerde kamu mallarına verdikleri zararları kendilerine tazmin ettirilmelidir! Bu konuda gerekiyorsa yasal düzenleme yapılmalıdır! Kamu bütçesinden tek kuruş harcanmamalıdır!

35.Kimse siyaseti, belediyeyi kullanarak terörü finanse etmeye kalkışmamalıdır! Devlet bunu önleyecek adımlar atılmalıdır!

36.Terörün bitirilmesine yönelik adımlar atılmasından, teröristlerin silah bırakmasından niçin rahatsızlık duyuluyor! Terör örgütünün en büyük destekçisi ABD ve İsrail! Onların rahatsızlık duyması beklenir!

37.23 ekim 24 günü TUSAŞ'a terör saldırısı yapıldı! Ne zaman terör bitirmesine yönelik bir adım atılıyor, birileri bir yerden pimi çekiyor! Dışarıdan bu pimi çekenler belli (ABD, Batı, İsrail), ama buna alet olanlara (PKK, YPG, İşid vb) yazıklar olsun!

38.Sn Bahçeli'nin çağrısı muhatapları ve çok geniş bir çevre tarafından olumlu karşılandı! Sanki terör örgütü silah bırakmaya çok daha yakın gibi! Dünyada örnekleri de yaşandı. Niçin olmasın?

39.İsrail-ABD ortak yapımı bir terör saldırısı mı izliyoruz?(Crocus City Hall).
    a.Zira yakın geçmişte; İsrail Rusya'yı terör saldırısı ile tehdit etmiş, ABD elçiliği de uyarı yapmıştı! 
    b.Nasıl bir İŞİD ise, binlerce Müslüman öldüren İsrail'e tek bir taş bile atmıyor da, gidiyor Moskova'da konser salonunu basıyor! Buna kim inanır! ABD, İsrail ve BATI insanların aklıyla dalga geçiyor!
   c.ABD ve Batı nerede bir operasyon yapmak istiyorsa bir terör örgütü kurup, devreye sokuyor! Adı El KAİDE, İŞİD, PKK başka bir ad olabiliyor! Bu terör örgütlerinin kurucuları ve finansörleri ABD, Batı, israil başta olmak üzere emperyalistlerdir!
  d.ABD-İsrail ortak yapımı terör örgütleri; DEAŞ ve PKK, Avrupa'da ve Rusya'da hortlatıldı! Kamuoyu bilgilendirilmelidir! İlgili birimlerde istihbari bilgilerin var olacağını umuyorum!

40."Deaş, ABD ve İsrail'in çıkarları doğrultusunda eylem yapan bir terör örgütüdür!" (DEAŞ'ın kilise saldırılarının şifreleri-N.Şener).

41.İnsanı düşündürmüyor değil? Yıllardır, terör niye bitmedi, bitirilmediEmekli Amiral Türker Ertürk: “Sınırımızda İslami yapılar olacağına laik PYD/PKK olsun.” (Basın).

42.Türkiye de terör örgütlerinin verdiği zararlar dolayısıyla onları destekleyenlere dava açabilir.

43.Siyasi partiler; Batı aparatı terör örgütleri ile aralarına mesafe koymalıdırlar ki, terörü bitirelim ve Batılıların heveslerini kursaklarında bırakalım! 

44.Biden yönetiminin savaş, terör örgütü destekleri, soykırımcı İsrail'i destekleri kötüydü! Trump yönetiminin aynı hataları tekrarlamaması; savaşları, siyonist İsrail ve terör örgütlerini desteklememesi, Suriye ve Irak'tan çekilmesi beklenir!

2025:
45.Muhalefetteyken dahi terör estirenler (AMB), iktidar olunca, eline erk geçince ne yapmaz!

46.Yolsuzluk, rüşvet, irtikap, terör, diplomadan bahsetmeyen bazı muhalifler ayrı bir dünyada yaşıyor! Küreselcilerin kaos planlarına aparat oluyorlar.

47.Suriyeliler (SMO), Fırat'ın doğusunu da terör örgütü PKK ve PYD den ve onun destekçisi ABD den temizlemelidirler! Bu arada siyonist İsrail'in hava saldırıları engellenmelidir!

48.Hükümet aslında terör örgütüne sonuncu "teslim ol" çağrısını yaptı! Zannederim ki, ne anlama geldiği anlaşılmıştır. (18 oca 25).

49.İmralı'daki terörist başı PKK'nın silah bırakması ve kendini feshetmesi çağrısı yaptı! Terörün bitirilmesi anlamında olumlu bir gelişme. Kısa sürede fiiliyata geçmesi beklenir. Yaklaşık 10 yıldır yazıyorduk! Artık sırada, daha hızlı kalkınma var. (28 şub 25).

50.Terörün bitirilmesi herkesin yararınadır! Bundan rahatsızlık duyulması; ya gaflettir ya öngörüsüzlüktür! Terör 350 milyar dolar bir maliyete sebep oldu! Artık birlik ve kalkınma zamanıdır! (2 mart 25).

51.PKK terör örgütünden sonra, diğer terör örgütlerinin de kendilerini feshetmeleri beklentimizdir.

52.Evet PKK kongresini toplayıp silah bırakma kararını açıkladı. (12 mayıs 25).

53.Türkiye'nin hiç bir başarısına sevinemeyen güruh, terörün bitirilmesi için atılan adımlara içerliyor ve sürece fitne paylaşımları yapıyor! Üzüntü verici ama daha önce de olduğu gibi yine kervan yürüyecektir! 


Konuya ilişkin aşağıda başlıkları verilenler ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir.

1.ABD ve Batı’nın Emelleri! 250521
2.Fonlayan ve Fonlananlar 141021
3.Muhalefet ve muhaliflik 151121
4.İnsana yatırım! 030122
5.İstihbarat! 090822
6.Kuran-ı Kerim’in Yakıldığı Ülke; İsveç Krallığı 220123
7.ABD ve Batı 111023 
8.TERÖR!!! 271123
9.Artık 130424
10.Sessiz Reformlar ve İtibarsızlaştırma Söylemleri 140824

Aşağıdaki yazılarımız ise "Hayatın İçinden Analizler" kitabımızdadır:
11.Terör zararlarının tazmin önerisi 050815
12.Huzur Sadece Batı'ya Değil Tüm Dünya'ya Gerekli 190815
13.Terörü bitirelim 150915
14.Batı Bu! 171115
15.Terör ve Vebal 180216
16.Ankara'da terör 130316
17.Kalkınma (Gelin Kalkınalım, Zira Kalkınırsak Çok Şey Değişir) (100317)
18.Taa Uzaktaki Ülkeler! (131217)
19.Ey Dünya, Biz, Gerçekten Terörden Bıktık 170218
20.Kalkınmak (Güçlü Olmak) Zorundayız (170518)



20 Ekim 2024 Pazar

Dünyanın izlediği soykırım 201024:

İşgalci İsrail Ekim 2023 den itibaren aralıksız olarak Gazze'yi bombalıyor.

Soykırımcı İsrail bebekleri, çocukları, kadınları, yaşlıları, sivilleri, evleri, okulları, hastaneleri, kiliseleri, çadırları bombalıyor.

Savaş suçu işleyen İsrail yöneticileri bir yıl önce Hamas çocukları yaktı yalanını ortaya attı, daha sonra yaptığı her bombalama da yalanlarını sürdürdü, bol bol manipülasyonlar yaptı, halen yapıyor.

Katliamcı İsrail'e Batılı ülkelerin pek çoğu destek verdi.

İnsanlık suçu işleyen İsrail'e ABD sınırsız destek verdi. Savaş uçaklarını göndererek göz dağı verdi.

İnsanlık değerlerinden uzak İsrail'e en büyük silah yardımını ABD yaptı.

Bebek katili İsrail'e AB de tam destek verdi. Almanya başta olmak üzere pek çok batılı ülke silah satışlarını arttırarak devam ettirdi.

Çocuk katili İsrail'e karşı AB den iki ülke İrlanda ve İspanya sesini yükseltti.

Kadın katili İsrail'e dünya halklarından çok büyük tepkiler gösterildi, eylemler yapıldı, mitingler düzenlendi.

Sivil katliamcısı İsrail'e karşı BM de ezici çoğunlukla kararlar çıktı. Ama en büyük destekçisi ve ortağı ABD’den veto yedi. Veto edilmeyenler uygulanmadı. BM yaptırım uygulamada yetersiz kaldı. 

Anlaşıldı ki BM, ABD'nin kullandığı bir kamuflaj! Onların istemediği kararlar yok hükmünde, askıda, rafta kalıyor. BM adaletli, tarafsız ve fonksiyonel değil, mazlum ve güçsüzlerin lehindeki kararları uygulayamıyor. Revizyona, tarafsız hareket etmeye ve fonksiyonel olmasına ihtiyaç var.

Cami ve kilise bombacısı İsrail'e karşı islam devletlerinden de Türkiye, Katar gibi birkaç ülke dışında ciddi bir ses çıkmadı. Komşuları Mısır, Ürdün, Suriye ile bölge ülkeleri Suudi Arabistan, diğer körfez ülkeleri de öyle. Pek çok batı ülkesinde olan İsrail'e karşı yapılan mitingler bu ülkelerde yapılmadı/yaptırılmadı bile! İslam dünyası aciz, yetersiz kaldı! Oysa boykot dahil yaptırım ve silahlarının namlularını korkak İsrail'e çevirselerdi kolaylıkla bu işgal ve soykırımı durdurabilirlerdi, halen durdurabilirler.

ABD şımarığı İsrail ile İran arasındaki atışmalar ayrı mevzu! İran yıllardır sözle İsrail'i tehdit eder. Ama 40-50 yıldır İsrail'e ciddi olarak zarar verecek bir eylemine şahit olmadık. Belki de İsrail ve destekçisi ABD, yaptıkları işgal ve yaptırımlara İran'ın bu söylemlerini gerekçe yaptılar. İşgalci İsrail ABD desteği ile Tahran'ın merkezinde Lübnan da suikastlar yaptı. Ama bunlara ciddi bir karşılık vermedi. Sadece son (başlıksız) füze atışları demir kubbeyi deldi ama yine İsrail'in canını acıtacak bir yerlere isabet etmedi.

Terörist devlet İsrail'e karşı en etkili atışlar Yemen’den geldi. Onları ayrı bir kenara koymak ve haklarını teslim etmek lazım.

Korkak İsrail askerleri Hamasın askeri kanadı Kassam Tugayları ile savaşmıyor. Yani askerlerle savaşmıyorlar sadece çaresiz, silahsız insanları katlediyorlar. En ufak bir savaşta kaybedeceklerdir. İslam Dünyasının bunu bilmesi lazım. Ve ona göre hareket etmelidirler.
.
Düşünün siyonist bir Yahudi geliyor evinize el koyuyor, bu ev artık benim diyor, ve bu işgalci eşkıyaları da dünyaya “İsrailli yerleşimci” olarak pazarlıyorlar. 
.
Keza "Filistinlilerin yeşerttiği çölü su ve toprak hırsızı İsrailliler yeşertti" diye Dünya’ya pazarladılar.

Oysa Filistinlilere belli bir metreye kadar kuyu açma sınırlaması getirdiler. Örneğin 50 metre sınırlaması var diyelim ve bir Filistinlinin yemyeşil bir bahçesi var ve 50 metreden su çıkıyor. Yanındaki siyonistin biri 60 metre iniyor Filistinlinin suyunu çalıyor. Yani 70-80 yıldır yapılan zulümün haddi hesabı yok! Şimdilerde buna bile zahmet etmiyorlar direk bahçeye el koyuyorlar ve Filistinli aileleri öldürüyorlar. Bunu kim kabul edebilir? Bundan büyük zulüm olur mu?

Soykırımcı İsrail Gazze'lileri oradan oraya sürüyor, giderken bombalıyor, gittikleri yerde bombalıyor, katlediyor, kalanlara ülkenizi bırakın terk edin diyor, tehcir politikası uyguluyor, yıllardır (17 yılıdır) abluka altında tutuyor, gıda ve temel ihtiyaçların girişine izin vermiyor! Dünya bunu izliyor. Oysa tüm Dünya sorumludurlar, bir şey yapmadıklarından dolayı sorumludurlar!

İnsanlık ve savaş suçu işleyen İsrail'e karşı Güney Afrika Cumhuriyetinin cesur ve onurlu çıkışını takdir ediyorum. Desteklenmelidir, katkı verilmelidir, insanlık ve savaş suçu işleyenler mutlaka cezalarını çekmelidirler.

Bu katliam, soykırım, abluka, zulüm işgal durdurulabilir.

Siyonist İsrail; Dünya ülkelerince ve onlar yanaşmıyor ise İslam ülkelerince; ortak tavır, boykot, yaptırım ve nihayetinde askeri operasyonları ile kolaylıkla durdurulabilir. Bunu yapmak için yeteri kadar BM kararı yani gerekçeleri var. 

Belki de eksik olan; iman, cesaret, birlikte hareket, eylem ve bu yönde irade serddemeyen yöneticilerdir. Ama halkları onları da zorlamalıdır. İslam alimleri gerekli fetyayı da verdiler. Nisa suresi 75’inci ayet çok açık değil mi? Beklenen nedir? Sıranın kendilerine gelince mi tepki verecekler? 

Sosyal medyada dahi bir haber kanalına bir yorum yapsanız hemen birkaç siyonist algı ve manipülasyona başlıyor. İslam dünyasından yeterli destek alınıyor mu? derseniz maalesef alınamıyor. Bu tembellik mi, korkaklık mı, ilgisizlik mi? Bilmiyorum. Belki de hepsi! Bu ilgisizlik ve başka konularla boş tartışmaları terk etme zamanı gelmedi mi?

Artık seyretmeyi bırakıp eyleme geçmeye, kağıttan yapılan siyonist kuleyi yıkmanın zamanı gelmedi mi? 

Söylenecek çok söz var ama aciliyeti olan işgalci, soykırımcı, insan hakları ve savaş suçu işleyen siyonist İsrail'in bir an önce durdurulmasıdır. Bunun için müslüman ülkelerin hatta bölge ülkelerinin birer taş atması belki de yeterli olacaktır. Bundan alıkoyan nedir? Kaldı ki şimdi değilse ne zaman?

Konuya ilişkin aşağıda başlıkları verilenler ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ 
blog adresindedir.
1.İslam Dünyasına Sesleniyorum 180224
2.Filistin'de İsrail Zulmü Hep Vardı! 160124
3.GAZZE! 221123
4.İslam'da İnsan Hakları 051123
5.Büyük Filistin Mitingi 281023
6.Artık savaş ilan edilmelidir! 231023
7.Bir belgesel sahnesi ve Filistin'de (Gazze) yaşananlar! 121023
8.Kudüs, Filistin, Gazze, İsrail 081023
9.Savaş ve barış 280123
10.Filistin Sessizliği! 180521, İsrail'e Barış Gücü! 080521, Kudüs...300120, İsrail zulmü 080517
11.Filistin, Dünya ve Batı 200714




12 Kasım 2023 Pazar

Doğu Türkistan 121123:

Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti: 1933/1944

Doğu Türkistan Milli günü: 12 kasım 1933

Doğu Türkistan konusunda bilinç oluşmalıdır.⠀⠀

Türkiye'nin Kara-ipek yolu projesi hayata geçirilmeli ve TIR'larımız Doğu Türkistan'a kadar gitmelidir.

Ticaret erbabımız bilinçli olmalıdır. Doğu Türkistan konusunda protesto edilen Çin'den, en fazla ithalatın yapılması düşündürücüdür. 

Hak ihlalleri son bulmalıdır. Zira Doğu Türkistan'la ilgili okuduğumuz; kalpak, başörtüsü, bıyık, sakal, oruç yasağı, eğitim adı altında toplama kampları, Abdulahad Berat Masumu gibi zindan şehitleri ve buraya yazmaktan hicap edeceğimiz hak ihlalleri haberleri son derece rahatsız edicidir, insan hak ve hürriyetlerinin ihlalidir.

Bir Çin malı alırken ve Çin ile ilgili bir tasarrufta, tercihte bulunurken bunlar aklınızda olsun.

Ve nihayetinde "Doğu Türkistan" hür olmalıdır.










20 Mart 2023 Pazartesi

Altılı (6'lı) Masa 200323:

Altılı (6'lı) masa ile ilgili muhtelif tarihlerde aldığımız tespit gözlem analiz ve öneriler içeren notlarımız.

"Müminleri bırakıp kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah'a aittir." (Nisâ, 4/139)

2023:
1.Altılı muhalefetin yapmak istediği, 2018 de yaptığının aynısı! Yani plan ve proje vb ile yarışarak değil de, rakibine kaybettirerek kazanmak derdinde! Bu tavır doğru değil! Ülkeye ve topluma bir katkısı olmaz! Doğrusu aday, proje, programla, yapacaklarınla yarışmaktır!

2.Kimse algı ve gerçek dışı söylemlerlebelediye başkanlığı, muhalefet, yapmış olmuyor! O söylemlerle Ülke de yönetilmez! Ülkeye; geçmişinde başarılar olan, dersine çalışan, işine dört elle sarılan, ciddi proje ve vizyonu olan adaylar lazım! 

3.Evet bu yarışta 12 toplantının sonucu; masanın adayı Kılıçdaroğlu. Akşener ise masadan kalktı ve hala CHP li iki belediye başkanından medet umuyor!

4.Masayı ilk oluşturanlar, dağılan masayı zoraki tekrar yeniden kurdular! Masanın adayı Kılıçdaroğlu oldu. Fakat, aslında, ülkenin geleceğine dair plan program olmayınca adayın kim olduğunun önemi yok. Maalesef şu anda dahi 6'lı masa ülke gündeminden çok uzak

5.Bir yanda depremin yaralarını saranlar, diğer yanda ülke gündeminde karşılığı olmayan konularla gündem işgal edenler! Masanın kendisi kriz! Krizi nasıl yönetsinler! Maalesef durum bu!

2022:
6.Muhalefet liderlerinin ABD büyükelçisiyle görüşmeleri ile 28 Şubat ittifakı ve 6'lımasa toplantıları arasında bir ilişki var mı? 

Ayrıca, eski ve yeni ABD büyükelçilerinin muhalefet tarafını ziyaretlerinde Türkiye'yi kalkındıracak projeler mi konuşuluyor acaba? (Hiç sanmıyorum!) 

7.Masayı oluşturanlar farklı birini önermez ise; 6'lı masada iki aday yarışıyor biri Sn Kılıçdaroğlu diğeri Sn Akşener. İkisi de yoklamalar çekiyorlar, manevralar çekiyorlar ve her ikisi de kendisinin aday gösterilmesi yönünde çabaları çok fazla! 

8.İkisi yarışıyor! Birbirlerini dolaylı yollardan ve kibarca (!) devre dışı bırakmayı deniyorlar! Hiç bir başarıları ve vizyonları olmayan iki belediye başkanının adının ortaya sürülmesi de, bu denemenin bir parçası gibi! 

9."Aday açıklarlarsa yıpranırmış". Öyle şey olur mu? Aday; kendini, program ve projelerini, ülkeyi nasıl kalkındıracağını, vizyonunu vs anlatmalı ve çalışmalı ki halk değerlendirebilsin. Önerim her partinin vizyonunun görülmesi için kendi adaylarını çıkarmalarıdır. 

10.6'lı masanın ülkenin yönetimine dair herhangi bir proje üretmek gibi bir derdi yok, dolayısıyla böyle bir beklentinin karşılığı yok, kurulma gerekçeleri veya tek dertleri Sn Erdoğan'ı seçtirmemek üzerine kurulu! Halk bu durumu görmektedir! 

11."6'lı masa İmamoğlu'na destek için Saraçhane'de bir araya geldi!" (basından). 
Allah aşkına! Nesine destek oluyorlar! Hakaretine mi! Projesizliğine mi? Hizmetsizliğine mi? Üretimsizliğine mi? Beceriksizliğine mi? Nesine? Nesine?

12.Ülkeye hiç bir katkısı olmayacağı çok açık olan insanları, sürekli gündemde tutan ve alternatif gibi sunan güçlere, "her halde dalga geçiyorlar" diyerek kızıyorum! Ama bu dayatmaya inanan kitleyi görünce de üzülüyorum! 

13.Altılı masada oturanların (ve gizli ortaklarının) ülkeyi ileri taşıyacak hiç bir ciddi söylem ve projelerini duymadık! Maalesef muhalefet cephesinde büyük bir boşluk/eksiklik var! Cumhur ittifakı kendisi ile yarışıyor! Rekabet olsa daha iyi olurdu!

14.Ülkenin en önemli ve en acil ihtiyaçlarından biri de "yerli ve milli muhalefet!".

15.Ülke çıkarına olan, milletin faydasına olan konularda muhalefet, Ülke ve milletin yanında durabilmelidir. CHP, HDP'nin dediğini yaptı, Libya tezkeresine hayır oyu verdiler! 

16.Dikkat çeken ve rahatsız eden gündemdeki konular: Köstebekler vasıtasıyla rol kapmak, Yalan ve algıyla siyasetÜretimsiz muhalefetABD, Batı, Soros destekli partiler, Gerçek gündemden uzak, provokatif söylem ve davranışlar, Toplumun değerlerine saldırılar! 

17.Kim ki, siyasi faaliyetleriyle Ülkenin kalkınmasına engel oluyorsa bunun VEBALİ vardır! Ülkemizin en büyük problemi KALKINMA'dır. İktidar ve muhalefet enerjisini bu yönde kullanmalıdır! Bakınız UKRAYNA'nın haline! Kalkınmış olsaydı bu hale düşer miydi?

18."Şer görünende hayır vardır!" Türkiye AB üyesi yapılsaydı, Ukrayna-Rusya savaşı sebebiyle gaz sıkıntısı çeken bir ülke olacaktı, tahıl koridoru açılmayacak, ŞIÖ'ne davet edilmeyecek ve gitmeyecekti! Türkiye çıkarlarına bakmalıdır!

Yada 6'lı masadaki CHP veya İP yönetimde olsa idi de fark etmezdi. Zira CHP Gn Başkanı "NATO nun öngördüğü halde çalışmamız gerektiğini", İP Gn Başkanı da "Rusya'ya yaptırım uygulanması gerektiğini" söylemişlerdi! Şükür bağımsız bir dış politika izleniyor.

19.Oysa muhalefetin aday(lar)ını çıkarıp çatır çatır yapacaklarını, projelerini açıklaması gerekir ki millet tanısın değerlendirsin. Kazara bilinmeyen biri seçilirse İstanbul Ankara vb yerlerdeki durumlar yaşanır! Belirsiz aday tartışmalarından bıktık! 

20.Üzülüyorum! Muhalefette, Cumhurbaşkanı adaylığı için, geçmişte veya halen yaptıkları işlerle ilgili olumlu ve başarılı herhangi bir icraatı, gelecek için bir vizyonu olmayan kişilerin aylardır gündem yapılmasına cidden üzülüyorum! Vakit israfı! 

21.Siyaset bir insana; proje fakirine en çok projesi olan ve başörtüsüne bir metrelik bez diyene değerlere saygılı dedirtebiliyor, liderliği bırakın, gerçekdışı söylem, algı ve rol çalana methiye dizdirebiliyorsa, bırakın kalsın, inanın değmez! 

22.Muhalefet niçin, Ülkenin savunma sanayi ve onunla ilgili gelişmeleri; engelleme, hedef gösterme ve itibarsızlaştırma amaçlı adımlar atma gayretindedir? Bu tavırlar Ülke yararına değil, peki kimin fikridir, kime hizmet eder? 

23.40 yıldır devam eden terörün bitirilmesinde önemli katkısı olan İHA SİHA"lar ile JÖH ve PÖH'ün bağlı olduğu kurumların hedef seçilmesi manidardır!

24. Muhalefette (6'lı masa) savaş, kimisi İngiliz muhibi, kimisi ABD ci, Biden'ci, kimisi hem İngilizci, hem ABD ci. Her biri muhibi olduğu ülke elçisi veya elçileriyle görüşür durur! Bu tutum ülke lehine değildir. Kamuoyuna açıklama yapılmalıdır.

25.Külliye için saray muhabbeti yapan muhalifler; Beyaz veya Buckingham Sarayı'nın talimatlarını eksiksiz yerine getirmek için yarışıyorlar! Elçileri ile görüşmek veya yemek yemeği bir üstünlük sanıyorlar! Diğerleri de alkış tutuyor! Yazık!

26.Altı adet muhalefet partisi, kendiliklerinden mi bir araya geldiler, yoksa Batı'dan herhangi bir yönlendirme var mı?

27.İstihbarat birimleri araştırmalıdır! Zira ülke lehine yapılan her şeyi ve ülkenin kazanımlarını eski haline getirmeye, Batı güdümüne girmeye yönelik söylemler üzüyor!

28.Maalesef 6'lı masanın 10. toplantısından yine somut bir çıktı yok! Cumhurbaşkanının enerjisine, gündemine, projelerine, yürüttüğü işlere, dış politikasına bakarsanız, 6'lı masada bunların hiçbirini başaracak bir ümit gözükmüyor!

29.Bu arada masayı kuranlar, boş durmayacak çabalarını sürdüreceklerdir! Ama milletin de feraseti, arifliği, irfanı vardır, olan biteni izleyip notunu almaktadır! Herkesin bir an önce öncelikli ülke gündemine, yani deprem yaralarını sarmaya dönmelidir!

30.Hazırlık (proje) olmayınca kimin aday olduğu da çok önemli değil, çünkü önce sağlam temel lazım. Kaldı ki, kazansalar dahi, korkarım sadece sermayeden yiyecekler, ülkeyi kalkındıracak refaha götürecek katkı sunacak çabaları görülmeyecek! Aynı bazı belediyeleri gibi!

31.6'lı masa toplantılarının (12 toplantı) çıktısı vizyon, strateji, ülkenin geleceğini belirleyici projeler anlamında kocaman bir sıfır. Sadece biraz revize edilmiş hükümet eylem planları gibi bir belge paylaştılar!

32.Maalesef 6'lı masanın ülkeyi kalkındırma gibi bir gündemi yok! Maalesef gündemlerini masayı oluşturanlara iş makam koltuk ayarlama havası veriyor! Dolayısıyla maalesef 6'lı masadan umut yok!

33.6'lı masadaki muhafazakar geçinen partiler, özellikle Saadet partisi mütedeyyin insanlara izahat yapmak zorundadır! En hafif tabirle mutlu körlük içindedirler, vebal alıyorlar! 

34.Ülkenin ihtiyacı olan güven ve istikrardır, kriznoter, kumar, 6'lı (altılı), 6+1 (altıartıbir), 5'li (beşli), 7'li (yedili) vb masaları değil!

35.6'lı masanın her bir üyesinin sosyal karneleri nasıl? Yani geçmişte hangi başarılara veya başarısızlıklara imza attılar? Her biri bulunduğu noktaya (nereleri batırarak, hangi araçlarla, kimin rüzgarıyla vb) nasıl geldi? Bakın lütfen!

36.Allah aşkına parlamenter sistemi gördük işlemiyordu üretmiyordu tıkanık bir sistemdi. Kurtarıcı bir sistem gibi savunmanın tutar tarafı yok! Sanki gündemsizliklerinden gündem yapılmış gibi!

37.Şimdiye kadar Sn Kılıçdaroğlu'nun kazanma şansı olmadığını söyleyen Sn Akşener, iki günde ne değişti de kazanacağına inandı ve kendisinin MV adayı olmayacağını söylüyor!

38.Vatandaş istikrarı yaşıyor ve olan biteni izliyor; krizi ve zikzakları görüyor. Vatandaşın kriz veya istikrardan muhtemelen tercihi; istikrar, güvenlik, kalkınma ve refahtan yana olacaktır.

39.Maalesef ülke gündeminden uzak konular konuşuluyor yine sloganlar. Yine şunu söyleyelim bir sahada çalışanlar var bir de gündemi işgal edenler ve bu durum devam ediyor izlemeyi de burada bırakıyorum!

40.Özetle 6'lı masa cephesinde yeni bir şey yok plan, proje, icraat yok, bol kriz ve genel söylem var! Diğer tarafta deprem bölgesini inşa edenler var! Allah cc iyilerin dürüstlerin samimilerin üretenlerin yâr ve yardımcısı olsun!

41.6'lı masa tekrar toplandı diye, azınlığın çoğunluğa tahakkümünü kendinde hak görenler; Sanki seçimi kazanmış gibi seviniyorlar! Hızlarını alamayıp tehditler savuruyorlar! Değerlere saldırıyorlar! Geçti o günler! Bu millet ferasetiyle elbette hesap soracaktır!

42.Seçim kararı ve tarihi (14 mayıs) hayırlı olsun! Seçmen tarafından, 6'lı masadaki 4 partinin hatta 5 partinin kapısına kilit vurulması kuvvetle muhtemeldir!

43.ABD, muhalefeti (6'lı masa) niçin destekler? Fetö, PKK, diğer terör örgütleri, Türkiye'nin kalkınmasını istemeyen Batı ve diğer ülkeler niçin muhalefeti (6 lı masa) destekler de mevcut hükümeti desteklemez? Tefekkür etmek gerekir!

44.Bu 6 lı masa ABD Başkanı Biden'in Türkiye de iktidarı devirmek için muhalefete destek verileceği açıklamaları gölgesinde, ABD ve Batı destekli oluşmuş ise dikkatli olmak gerekir! Muhalefetin de önceliği kalkınma olmalıdır.

45.28 şubat ittifakı yapan bu altı parti (6 lı masa), güya iktidarı devirmek için bir araya geldi veya getirildi! Vizyon olarak var mı ötesi! Heybelerinde bir şey var mı? Maalesef açıklanan bir şey yok! Güçlendirilmiş parlamenter sistem işin kılıfı gibi! Bizim "işimiz sadece devirmek" der gibiler!

46.Peki sadece bu amaçla veya bir inatla parti (Gelecek ve Deva) kurulur mu? Kaçı kalıcı olacak? 28 şubatta en büyük eziyeti çeken bir parti (Saadet), kendisine bu eziyeti çektirenlerle (CHP), eziyetin çektirildiği gün (28 şubat) nasıl ittifak yapar? Veya bu ittifakı kim yaptırır? Bu işin vebali yok mu?

2021:
47.Ülkenin (olması gereken) gündemi ve yararına olan erken seçim değildir! Olması gereken gündem; projedir, yatırımdır, çalışmaktır, üretmektir, ve nihayetinde kalkınmaktır.

2020:
48.Her birisi güya farklı görüşte olmalarına rağmen, her şeye muhalefet eden, her şeyi eleştiren, her güzel işte dahi muhalefet ağzı kullananların sohbeti ve/veya konuşmaları hiç çekilmiyor. Sanki bunlara birileri sufle veriyor veya aynı kaynaktan besleniyorlar gibi!

2019:
49.Muhalefet proje üretemiyor, çoğu zaman toplumun değerleriyle çatışıyor, kalkınmaya katkı sağlayacak ciddi bir çıkışları olmuyor, vizyon yok. Böyle giderse belki iflas! hatta konkordato! olabilir".

2018:
50.Kendi çabası, gayreti, vizyonu, liyakati ile değil de, rakibinin bir şekilde devreden çıkması ile ipi göğüsleyen, yarışı başarılı bir şekilde kazanmış sayılmaz, kazansa dahi kalkınmaya bir katkısı olmaz. İnanarak, proje üretmek, çalışmak, yorulmak gerek.

Konuyla ilgili aşağıda başlıkları verilen yazılar ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir.
1.Muhalefet ve muhaliflik.
2.Sosyal karne (öneridir).
3.Kalkınmak bağımsızlıktır.
4.İttihatçılar.
5.ABD ve Batı'nın emelleri.
6.Fonlayanlar ve fonlananlar var mı?
7.Yönlendirme ve algılara dikkat.
8.Hem suçlu hem suçlayıcı.








9 Ekim 2022 Pazar

Ethem Bey 091022:

İnsan bazen büyük mücadele ve fedakarlıklar yapar, kazanımlar elde eder, insanlara, topluma faydalı işler yapar, ancak bundan kendisi değil de başkaları yararlanır. Bu durum insan hayatının her alanında görülebilir, aile hayatında, iş hayatında, bürokraside, milletlerin hayatında! Yani kimi çalışır, didinir, işiyle vazifesiyle ilgilenir, cefa çeker, kimi hesap peşindedir hesap yapar, rol kapar, hazıra konar, sefada yer edinir!

Kurtuluş Savaşının kazanılmasında, savaş öncesi ve savaş sırasında Ethem Bey dahil pek çok Çerkes kökenli insanın büyük katkıları olmuştur. Bunların hiç biri etnik kökeni ile anılmaz iken sadece Ethem bey, Çerkes Ethem olarak anılmıştır!

Aşağıda savaşın kazanılmasında emeği geçen Çerkesler ile ilgili bilgiler ve Ethem Bey ile ilgili bazı tarihçilerin tespit ve görüşleri yer almaktadır!

Tarih ve özellikle yakın tarih, yaşandığı gibi yazılır ve okutulursa muhtemelen pek çok hak da hak sahiplerine teslim edilmiş olacaktır.

A.Kurtuluş Savaşında Milli Mücadeleye destek vermiş Çerkes kökenlilerin ünlülerinden bazıları1:

1.Erzurum kongresine katılan Çerkesler; Hüseyin Rauf ORBAY (Abaza), Bekir Sami KUNDUK (Oset), İbrahim Süreyya YİĞİT (Abaza), Muzaffer KILIÇ (Abaza), Rize delegesi Av.Hakkı bey (Abaza), Şuşehri delegesi İ.Hakkı Bey (Çeçen), Bekir KUBAT (Oset), Süleyman ÖĞÜN (Oset).

2.Sivas kongresine katılan Çerkesler; Hüseyin Rauf Bey (Abhaz), Bekir Sami Bey (Asetin), Hakkı Behiç Bey (Adıge), İbrahim Süreyya Bey (Abhaz), Emir Marşan Paşa (Abhaz), Hikmet Bey (Abhaz), Ömer Mümtaz Tanbiy (Adıge), Muzaffer Kılıç Bey (Abhaz), Rize Delegesi Osman Bey, Manyas delegesi Yusuf Bey (Adıge), Uzunyaylalı Kamil Polat (Adıge).

3.Heyeti Temsiliyedeki Çerkesler;Hüseyin Rauf Bey, Bekir Sami Bey, Hakkı Behiç Bey, Ömer Mümtaz Bey, İ.Sürayya Bey (üye değildir ama tüm toplantılara katılır).

4.Heyeti Temsiliye Ankara geldiği sıradaki Çerkes komutanlar: Yusuf İzzet paşa (14.Kolordu Komutanı), Miralay Bekir Sami Bey (56.Tümen Kumandanı), Mahmut Hendek Bey (20.Tümen Kumandanı), Cemil Cahit Toydemir (5.Kafkas Tümeni K.), Deli Halit Bey (9.Kafkas Tümeni K.), Aşir Bey (23.Tümen Komutanı), Ethem Bey (Kuvayi Seyyare K.).

5.İlk Meclisteki Çerkesler: Hüseyin Rauf Orbay (İstanbul), Aslan Toğuzatı (Maraş), Rüstü Bozkurt (Maraş), Mahmut Hendek (Menteşe-Muğla), Hakkı Behiç (Denizli), Ö.Mümtaz Tanbiy (Ankara), Bekir Sami Kunduk (Sivas), Emir Marşan (Sivas), Fuad Carım (Adapazarı), İbrahim Süreyya (Saruhan), Reşit Bey (Saruhan), Şeyh Servet Akdağ (Bursa), Mehmet Hulusi Akyol (Yozgat), Hakkı Hami Bey (Sinop9, Yusuf İzzet Paşa (Yozgat), Ahmet Şükrü Oğuz (İstanbul).

B.Ethem Bey’in anılarından kısa bir alıntı vee yakın tarih yazarlarının "Çerkes Ethem'le ilgili görüşleri2:

1)."Suçlular affedilmeyi kabul eder, ben suçlu değilim. Aziz vatan için herkesten önce yola çıktım, mevki ve şeref düşünmedim. Herkesin beni hain bildiği memleketime af yoluyla dönmem, ihaneti kabul etmem demektir, hakkımdaki gerçeği umuyorum ki, tarihçiler yazacaktır. Bu durumda dönmektense iftiraya uğramış bir mağdur olarak ölmeyi tercih ederim. Bugün dahi sebeplerini bilmediğim için izahtan mahrum olduğum sebeplerle memleketim, vatandaşlarım ve tarih huzurunda ihanetle tescil edilmiş durumdayım. Kesinlikle ithamların ağır mesuliyetine layık bir günahkar değilim; fakat gerçekleri tarafsız bir mahkeme huzurunda izah edebilecek miyim? Hayır. O halde gurbette devam edecek ve gurbette öleceğim. Ta ki akıbetim günün birinde o ilk günlerin tarihini yazmak isteyen kimselerin dikkatini çeksin ve meseleyi baştan sona ele alsınlar. Belki çok hatalarım olduğunu, fakat asla vatan haini olmadığımı tespit etsinler." ÇERKES ETHEM.

2)."TBMM daha Ankara da çalışmaya başlamadan önce, Salihli cephesinde Yunan ilerlemesinin durdurulması ve iç ayaklanmaların bastırılmasında fevkalade önemli hizmetleri vardır. Hatta hiç abartmadan şunu söyleyebiliriz ki, Eğer Çerkes Ethem ve onun kuvvetleri olmasa idi, Ulusal Kurtuluş mücadelesi başlamadan ortadan kaldırılabilirdi. " PROF. DR. TOKTAMIŞ ATEŞ.

3)."Çerkes Ethem’in yok edilmesine karar verilmişti de, formül aranıyordu aslında. Çerkes Ethem’de kendini feda etmemek için direniyordu. Burada Çerkes Ethem'in davranışını, hıyanetle değil olsa olsa, bir büyük fedakarlık, kendi varlığını feda eden bir oluşum olarak değerlendirmek olduğuna inanıyorum." YAVUZ BAHADIROĞLU - TARİHÇİ.

4). "Çerkes Ethem çok büyük bir vatansever, kurtuluş savaşının ilk günlerini düşünün, bir tek kişiye ihtiyaç duyulduğu günlerde, bu adam Yunanlıları sahillere çakılı bırakıyor, Anadolu ya bırakmıyor." MUHİTTİN NALBANTOĞLU.

5)."Nerede bir yangın varsa oraya yetişen bir Çerkes Ethem kuvvetleri vardı. Batı cephesi komutanlığına atanan İsmet İnönü'nün ilk işi Çerkes Ethem'in unvanını değiştirmek olmuştur." İSMET BOZDAĞ - TARİHÇİ.

6)."Mondros mütarekesinden sonra ta meclisin kurulmasına kadar, ne Erzurum kongresinde, ne Balıkesir kongresinde, ne Alaşehir, ne Sivas kongresinde bulunmamış insanlar, İstanbul un işgalinden sonra sığınacak yerleri kalmadığı için, mecbur kaldılar Anadolu ya geldiler. Mücadele bunun mücadelesidir. Milli mücadelede öncekiler ve sonrakiler mücadelesidir.

Ethem iki şık arasında tercihe mecbur bırakılmıştır; Ya üzerine sevk edilen askerlere karşı koyacak kardeş kanı dökülecektir, veyahut ta bırakıp gidecektir. Nereye gidebilir? Yunana. Hayır en büyük tarihi hakikat şimdi size söyleyeceklerimdir. Ethem Yunan'a iltica etmemiştir. Ethem geçiş hattı istemiştir. İnsanlara Hain demek kolay, kaldı ki kendini müdafaa etme hakkından mahrumsun, kahraman demekte kolay, çünkü kimse kendisine kahraman denilmesini tekzip etmez.

Bizim milli mücadelemiz kronolojisi sıhhatle yazılmamış olan bir buhran dönemidir. Ethem yanına kimseyi almadan gitmiştir ve yanındakiler gelelim diye dayatmışlardır, dövüşelim demişlerdir, ikisini de reddetmiştir. Bir kulübesi bile olmayan bir nehir kıyısında kalbi duran bir adamın, layık olmadığı halde hain damgasıyla damgalanması vicdanları rahatsız etmektedir." CEMAL KUTAY - TARİHÇİ.

7). "Merkezi otoritenin Çerkes Ethem'den sıkıntı duyması kaçınılmazdı, çünkü Anadolu da sadece bir milli direniş, sadece bir Kuvayi milliye hareketi değil, bunun yanı sıra bir liderlik döğüşü de veriliyordu. İşte bu çerçevede Çerkes Ethem in büyümesi halk arasında muazzam bir kahraman olarak her girdiği yerde alkışlarla karşılanması, bazı kişileri tedirginliğe sevk etmiştir. İsmet İnönü'nün her zamanki tavrıyla Çerkes Ethem ve ağabeyleri aleyhinde bazı propagandalarda bulunduğunu da söyleyebiliriz…

İşte bu çerçeve içinde Çerkes Ethem arkadaşları ile, Yunan ordusu ve Türk Ordusu arasında kalır İşte orada o önemli kavşakta, bir ikilem içindedir. Ne yapacaktır? İşte bu Yiğit Adam saflarında dövüştüğü Anadolu insanıyla kılıç kılıca gelmekten çekinerek, Yunanlılarla görüşerek sadece bir çıkış noktası istemiştir. Anadolu'daki mücadeleyi akamete uğratmamak ve bir savaşa dönüştürmemek için yurtdışına gitmek için bir geçit noktası istemiştir. Hatta arkadaşlarına döner derki; Siz silahlarınızı bırakıp Kuvayi Milliye'ye döneceksiniz, onlarla birlikte savaşacaksınız." PROF DR. MİM KEMAL ÖKE.

8). "Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasında Çerkes Ethem’in payını kimse inkâr edemez. Öyleyse bir borcu yerine getirmeli; tarihimizle barışmak adına bu adamın itibarını iade etmeliyiz. Tıpkı Enver Paşa’nın mezarının İstanbul’a nakledilmesi gibi, Çerkes Ethem’den kalanlar da Amman’dan Türkiye’ye getirilmeli ve Bandırma’da bir anıtmezara defnedilmelidir. Bu eski yaranın sarılması da, Çerkes Ethem’in şahsında Millî Mücadele’nin ateşten günlerinde son vatanı savunanlara, sonrasında yolları ayrı düşmüş olsa da itibarlarının iade edilmesiyle mümkündür." PROF DR. MÜMTAZER TÜRKÖNE.

9). "Çerkes Ethem, “Elinin altında hayli maddi kaynak olmasına rağmen Yunanlılara teslim olma kararını verdiğinde cebindeki üç-beş kuruş dışında yanına bir şey almadı. Nitekim Atina'ya götürülüp tedavisine Almanya'da devam edilmesi kararı üzerine oradan ayrıldığında günlerce pekmeze ekmek banarak karnını doyurmaya çalıştığını da biliyoruz.” Şurası kesindir ki, Ethem'e 'Çerkes' lakabını takan İsmet Paşa'dır. Kendisine sorulduğunda bunu 'övgü' olarak kullandığını söyler; ama Ethem öyle anılmaktan rahatsızdır: "Hepimiz Osmanlı'ydık... Eğer milliyet ve ırk tefriki yapılmaya kalkışılsaydı bu vatanda şeceresi karışmamış kim kalırdı."

Ethem'in Yozgat isyanlarını büyük bir maharet ve süratle bastırması da onu aynı yerde daha önce başarısız olmuş bazı kumandanların kıskançlık ve rekabet hislerine hedef haline getirdi. Ancak Milli Mücadele şekillenmeye başladığında bir gelişme oldu ve Mustafa Kemal'in yakın çevresinde değişiklik yaşandı. Lider yola birlikte çıktığı kişilerden ayrıldı, mücadeleye sonradan hatta bir bakıma fazlaca inanmadan- katılan 'emir/kumanda adamları' ön plana geçti." AVNİ ÖZGÜREL RADİKAL GAZETESİ

1Kaynak: “Kurtuluş Savaşında Çerkeslerin Rolü”- Muhittin ÜNAL Ankara, 2. Baskı, 2000).



Yozgat İsyanı’nı bastırmak üzere görevlendirilen Ethem bey ve adamları İstasyon’daki karargah binası önünde Mustafa Kemal Atatürk’le (Haziran 1920-Ankara).



TRUMP’ın Sözde Gazze Barış Planı (!) 290925:

Trump'ın 29 eylül 2025 günü açıkladığı Gazze'deki barış için açıkladığı süreç barış planından ziyade tehditler içeren, adil olmayan,...