Emek verilmeden, gayret gösterilmeden elde edilen konfor ve rahatın sonu önce yozlaşma ve sonrası ise çöküştür.
Yaşadığı lükse rağmen şikayetlenmeler, şükürsüzlük, israf, sebepsiz yere haklı bir gerekçe olmadan boşanmalar, sinkaflı (küfürlü) konuşmalar, değerlere sataşmalar, kabalık, nezaketsizlik, şiddet, hemen kavgaya tutuşmalar, cinayetler, aldatmalar, hileler, usulsüzlükler, iş beğenmemeler, çalışmamalar, bedava hayat sürmeler, abartılı tavırlar, taklitçilik, üstten bakmalar, kibirlenmeler, değer, kıymet bilmezlikler, kısaca her türlü yozlaşma insanların şımardıklarının, azgınlaştıklarının bir göstergesidir. Şımarıklık insana huzur getirmez, aksine olanı da götürür.
Aşağıda kıymeti bilinmeyen, şımarıklık sergilenen bir kaç başlığa yer verdik:
1.EVLENMEMEK veya BOŞANMALAR: Evlilik Allah'ın emri peygamberimizin de sünnetidir. Evlilik Kur'an-ı Kerimde ve hadislerle teşvik edilmiştir. Fıtrata uygun olan bekar kalmak değil evlenmektir. Bu konuyu muhtelif yazılarımızda detaylıca yazdık, blogumuzdan ulaşılabilir.
Ya haklı bir gerekçesi olmadan boşanmalar şımarıklık değilmidir? Olgunluk eksikliği değilmidir?
Bakıyorsun sudan sebeplerle ya muhabbet bozuluyor, başka arayışlar başlıyor, bu arayışlar geri dönülemez hatalara sebebiyet veriyor ve nihayet boşanıyorlar! Pek çoğunda şımarıklık, kadir kıymet bilmemezlik, yani problem yokken problem çıkarmak hali söz konusudur.
Onun için evlenirken ruhen kalkınmış, ruhen olgun eşler tercih ediniz! Şımarmazlar, sığlık göstermezler, söylenip durmazlar, her olumlu şeyin olumsuzlayarak şikayetlenmezler, huzuru bozmaz aksine huzur tesis ederler, vakitlice iş yaparlar, eşini madden ve manen gereksiz yere yıpratmaz ve yormazlar, muhabbetleri kaçılan değil aranan olurlar.
2.AİLE: Aile toplumun en küçük yapısıdır. Toplumda yaşanan her şeyin minyatürü ailede yaşanır. Eğitim, adalet, hakkaniyet, yönetim, idare, demokrasi, gelir, harcama, bütçe, sorumluluk, muhabbet, dayanışma, gibi toplumda muhatap olduğumuz veya olacağımız her şeyin küçük ölçekli versiyonunu ailede yaşarız. Burada kazandığımız veya yaşadığımız tecrübeler topluma da yansıyacak, bazıları ise zaman içinde değişecek bazıları dahada kuvvetlenecektir. O halde ailenin kıymetini bilerek azami şekilde istifade etmeye, katkı vermeye sorumluluk almaya bakalım. İnsan ailenin kıymetini bilmeli, değer vermeli ve değer katmalıdır! O zaman ailenin kıymeti daha da fark edilecektir. Çünkü emek verilen her şey insan için kıymetlidir.
3.TRAFİK! Bakıyorsunuz güzel bir araca binmiş, konforu yerinde ve güzel bir yolda gidiyor. Anlık bir hiddet efendim bana yol vermedi, hızlı gitmedi vb sudan sebeplerle ve hatırlanıldığında utanılacak veya pişmanlık uyandıracak hareketlere sebep olabilmektedir.
Ya da tam tersi trafikte sorumsuzca ve kuralsızca yapılan yol kesme, drift, gereksiz korna, müzik, gürültü gibi magandalıklar, kabalıklar, eşkıyalıklar tam bir şımarıklık örneğidir. Biraz sabır ve empati!
4.GELİR! Kendisini geçindirecek geliri var iken bununla yetinmemek veya oldukça fazlasını istemek kanaatkarlıkta, şükürde cimri davranmaktır. İhtiyacı ve hatta ihtiyacının ötesi olan kazancı küçümsemek, sürekli şikayet etmek şımarıklıktır. Bu tavır elde edilen gelirde bereket de bırakmaz.
5.TÜKETİM! İhtiyaç olmayan her şeye harcananın, alternatif üretim veya faydalı işlerde kullanmak her anlamda daha kazançlıdır. Bilerek yapılan israfa varan tüketimler de şımarıklıktır.
6.GÖSTERİŞ! Yemede, içmede, giyimde, konut, yazlık, kışlık, araç, binek vb alım, kullanım ve tüketiminde aşırı ve gereksiz tercihler ahmaklıktır, cahilliktir. Gösterişin zıttı sadeliktir. İnsan kalkındıkça özellikle manen ve zihinsel anlamda kalkındıkça sadelik artar.
7.İSRAF! En küçüğünden en büyüğüne kadar her şeyde iktisatlı olmak, israf etmemek gerekir ki dinimiz İslamda israf etmek haramdır. Bakınız günde 4,5 milyon ekmek (x15=64,5 milyon TL) çöpe atılıyor, dökülen yemek, gıda, sebze, meyve, kıyafet, kullanılmayan (yazlık, kışlık, bahçe vb) evler, ihtiyaç olmadan alınan ev eşyaları, araç vb her şey muazzam bir israf demektir. İsrafın çoğu şımarıklık, para harcama kültürünün olmaması, gösteriş ve "desinler kültürü" denen yozluktan kaynaklanır. İsrafı terk etmek gerekir, her şeyi ihtiyaç kadar, yerli yerince kullanmak gerekir.
8.İŞ BEĞENMEME! İş beğenmeme de şımarıklıktır. İllaki kalıplaşmış bellirli işlerde çalışmak şart değildir. Önemli olan kazancın helal olmasıdır. Çalıştıracak insan bulamadığını söyleyen işverenlerin sayısı gittikçe artıyor. Çalışmadan evde oturan ev delikanlıları olmayalım. Her bir işe besmele ile başlayalım.
9.ŞİKAYET ve ŞÜKÜRSÜZLÜK: Daha öncede yazdığımız bu iki konu maalesef çoğu zaman şımarıklık eseri olarak karşımıza çıkıyor. Güzel bir ailesi, geçimini sağlayacak kadar geliri olanın şikayetleri inandırıcı değildir. Şükür edilmesi gereken yerde şikayet nankörlük tezahürüdür. Şu olabilir ben daha çok kazanacağım evet buna kimsenin diyeceği olmaz ama sürekli şikayet ve şükürsüzlük bereketi götürür, huzuru götürür.
Şımarıklık, kibir ve azgınlığın olmadığı, mütevazi, sade ancak verimli bir hayat, ömür dileklerimle.
Konuya ilişkin aşağıda başlıkları verilenler ile diğer yazılarımız https://alinural.blogspot.com/ blog adresindedir:
1.İnsana yatırım 030122
2.Şikayetlenme kültürü 290422
3.Kur'an-ı Kerim Tefsirinden Notlar 160623
4.SADELİK 031223
5.Artık 130424
6.TARTIŞMA ADABI 151024
7.Terk edilmeli! 120225
8.Evlilik ve Aile 240425
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder